sonuçları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
sonuçları etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Şubat 2022 Pazar

Ankara Savaşı'nda sonra tüm beylikler Timurdan güç ve kuvvet bularak kendi bagimsizliklarinj ilan ederler

Ankara Savaşı'nda sonra tüm beylikler Timurdan güç ve kuvvet bularak kendi bagimsizliklarinj ilan ederler



Yıldırım Bayezid'in ülke sınırlarına diktiği hak ve adaleti koru­ yan bekçiler ortadan kalkmıştı. Padişahın kılıcının tesiriyle sakin duran Anadolu beyleri ve gönlü bağımsızlık ateşi ile tutuşan nice şakiler için fırsat günüydü. Timur'dan güç ve kuvvet bulan bu gruplardan her biri bir bölgeye sahip olmak üzere bayraklarını dalgalandırarak harekete geçmiş­ lerdi." (Ahmet Şimşirgil – Kayı I)
Timur Han, Osmanlı topraklarını neden terk etti?

Timur Han, Osmanlı topraklarını neden terk etti?



"İkinci rivayete göre ise Anadolu'nun hemen her tarafına dağılmış Timur askerleri sebebiyle halk büyük bir sıkıntı içerisine düşmüştü. Ortaya çıkan kargaşa ve fitne yüzünden yaklaşık on aydır Müslü­ manların halleri perişandı. Nihayet sıkıntı dayanılmaz bir hal alınca her çevreden halk, Emir Sultan'ın
Yıldırım Bayezid vefat edince Timur,Şehzade Musaya babasının naaşını Bursa'ya götürmesini ve dilerse kendisine hilat vereceğini söyler

Yıldırım Bayezid vefat edince Timur,Şehzade Musaya babasının naaşını Bursa'ya götürmesini ve dilerse kendisine hilat vereceğini söyler



Aynı günlerde, daha evel hastalandığından Akşehire gönderilen ve tedavi altına alınan Bayezid Han'ın vefat haberi geldi. Batı Ana­ dolu seferinden dönen Timur Han, Bayezid'in ailesine başsağlığı dileyip pek çok ihsanlarda bulundu. Semerkand'a dönerken Musa Çelebi'ye, babasının cenazesini Bursa'ya götürmesini ve hüküm­ darlara layık bir
Timur Han, Yıldırım Bayezid'in oğullarına kendisine bağlı kalmaları şartıyla hilat ve taht verir, Osmanlıyı parçalara böler

Timur Han, Yıldırım Bayezid'in oğullarına kendisine bağlı kalmaları şartıyla hilat ve taht verir, Osmanlıyı parçalara böler



Yıldırım Bayezid'in oğlu, Emir Süleyman Çelebi'ye bir name yazarak kendisine tabi olmasını bildirdi. O da Şeyh Ramazan is­ mindeki elçisi vasıtasıyla bu teklifi kabul eylediğinden, kendisine metbuiyet (bağlılık) alameti olarak taç ve hil'at gönderildi. Yıldırım'ın diğer oğalları İsa ve Mehmed çelebilerin elçileri gelerek bağlılıklarını arz ettiler. Timur her birisine hil'atlar giydi­ rip ihsanlarda bulundu. Şehzadelere ise kemer, külah ve hediyeler gönderdi." (Ahmet Şimşirgil – Kayı I)
Timur Han, Anadolu Beyliklerini kendilerine bağlı kalmak şartıyla tekrar kurar

Timur Han, Anadolu Beyliklerini kendilerine bağlı kalmak şartıyla tekrar kurar



Timur Han yine Kütahya'da bulunduğu sırada Germiyan, Aydın, Saruhan, Menteşe ve Hamidoğulları beylerine eski beyliklerini geri verdi. Böylece bu beylikler Timur'a tabi olarak yeniden kuruldular." (Ahmet Şimşirgil – Kayı I)

27 Nisan 2017 Perşembe

İstanbul'un Fethi Ve Sonuçları

İstanbul'un Fethi Ve Sonuçları

I. Mehmet hazırlıklarını tamama erdirdikten sonra ordusuyla birlikte İstanbul önlerine gelerek 6 Nisan 1453’te kuşatmayı başlattı. Osmanlı kara ordusu yoğun top ateşiyle surları yıkmaya çalışırken donanma da Marmara Denizi yönünden İstanbul’u abluka altında tutuyordu. Buna rağmen günler geçiyor fakat yıkılan surları hızla tamir eden ve Türk hücumlarını geri püskürten Bizanslıları aşıp şehre girmek mümkün olamıyordu. Bu arada donanma da papalığın gönderdiği yardım gemilerinin Haliç’e girmesini engelleyememişti.

II. Mehmet, fethi bir an önce gerçekleştirebilmek amacıyla daha zayıf olan Haliç tarafındaki surlara taarruz etmeye karar verdi. Ancak Haliç’in ağızı zincirle kapatıldığı için Osmanlı gemileri buraya giremiyordu. Bunun üzerine padişah, 22 Nisan gecesi Marmara Denizi’ndeki gemilerinin bir bölümünü kızaklar üzerinde kaydırarak Haliç’e indirdi.

II. Mehmet, donanmasını karadan yürüterek Bizanslılara hiçbir tedbirin kendisini durduramayacağını göstermiş oldu. 29 Mayıs 1453 günü de son bir hücumla İstanbul’u fethetti. Fatih, fethi takip eden günlerde Memluklular ile bu devletin himayesindeki Mekke Şerifi’ne ve Karakoyunlulara fetihnameler gönderdi.

İstanbul Kuşatmasını Gösteren Bir Kroki
İstanbul’un Fethi’nin Sonuçları

İstanbul’un Türkler tarafından fethiyle birlikte Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu sona erdi. 30 Mayıs günü şehre giren II. Mehmet İstanbul’un yağmalanmasına izin vermedi. Korku içinde Ayasofya’ya sığınmış olan Hristiyan halka özgür olduklarını bildirdi. Şehirden ayrılanların da evlerine geri dönebileceklerini ilan etti. Ayrıca Rum Ortodoks Patrikhanesinin devamına izin vererek yönetimi altına aldığı Ortodokslara din ve vicdan hürriyeti tanıdı.

Genç padişah, İstanbul’a girdikten sonra doğruca Ayasofya’ya gitti. Bizans halkı din adamlarıyla birlikte burada toplanmış, korku içinde bekliyorlardı. Padişahı gördüklerinde ağlayarak yere kapandılar. Fatih, onlara sakin olmalarını söyledikten sonra dinî liderlerine, “Ayağa kalk! Ben Sultan Mehmet, sana ve arkadaşlarına ve bütün halka söylüyorum ki bugünden itibaren artık ne hayatınız ve ne de hürriyetiniz konusunda benim gazabımdan korkmayınız.” dedi. Ardından da orada bulunanlara, serbestçe evlerine dönebileceklerini söyledi.

Fatih Sultan Mehmet İstanbul Fener Rum Patrikine
Fermanı Şerifini Verirken
Fatih’in hoşgörü ve birlikte yaşama fikrine dayalı, insan haklarını koruyan uygulamalarından İstanbul’un Galata bölgesindeki Ceneviz kolonisi de yararlandı. Fatih, İstanbul’un Fethi’ni takip eden günlerde verdiği bir Amanname ile Galata Cenevizlilerine imtiyazlar tanıdı. Aşağıda bu fermandan alınmış bir bölüm okuyacaksınız:

“Ben Ulu Padişah, Ulu Şehinşah Sultan Mehmet Han’ım. Galata halkı, üzerlerine askerimle varıp kalelerini yıkıp harap etmeyeyim diye elçilerini bana göndermişler. Buyurdum ki malları ve rızıkları ve mülkleri ve mahzenleri ve bağları ve değirmenleri ve gemileri ve sandalları ve kadınları ve çocukları ellerinde kalsın. Onlar dahi rençberlik etsinler. Denizden ve karadan sefer yapsınlar. Kimse engel olmasın. Memleketimin diğer topraklarında olduğu gibi kiliseleri ellerinde kalsın ve ayinlerini okusunlar. Ceneviz tüccarları karadan ve denizden ticaret yapıp gelsinler ve gitsinler. Vergilerini âdet olduğu üzere versinler. Onlara kimse düşmanlık etmesin. Buyurdum ki rızası olmadan hiçbiri Müslüman yapılmasın. İçlerinden kimi isterlerse onu elçi olarak seçsinler.”

İstanbul’un Fethi’nin Türk Tarihi Bakımından Sonuçları

İstanbul’un Fethi’yle birlikte Osmanlı Devleti’nin Türk ve İslam dünyasındaki saygınlığı arttı. Osmanlılar, Asya ve Avrupa kıtalarındaki topraklarını birleştirerek Anadolu ve Balkanlardaki hâkimiyetlerini pekiştirdiler. Diğer yandan Karadeniz’i Akdeniz’e bağlayan su yolunu kontrolleri altına alarak ekonomik yönden güçlendiler. Bu arada II. Mehmet, İstanbul’u devletin yeni başkentiyaptı. Bilginleri, sanatçıları ve tüccarları şehre yerleştirerek İstanbul’u önemli bir kültür ve ticaret merkezi hâline getirdi. Kendisi de İstanbul’u aldığı için “fetheden” anlamında Fatih unvanını aldı.

İstanbul’un Fethi’nin Dünya Tarihi Bakımından Sonuçları

İstanbul’un Fethi Avrupa tarihini de değiştirdi. Kuşatma sırasında kullanılan güçlü Osmanlı toplarıyla şehirlerin etrafını çevreleyen ve yıkılamaz sanılan büyük surların yıkılabileceği anlaşıldı. Bunu gören Avrupa’daki krallar da aynı yöntemi kullanarak etrafı kalın surlarla çevrili şatolarda yaşayan derebeylerin hâkimiyetine son verdiler. Böylece Orta Çağ boyunca Avrupa’da hüküm süren derebeylik (feodalite) rejimi çöküş sürecine girerken merkezî krallıklar güç kazanmaya başladı.

16 Nisan 2017 Pazar

Türkiye'deki Referandumlar Ve Sonuçları

Türkiye'deki Referandumlar Ve Sonuçları

Türkiye'de 16 Nisan 2017'deki referandum hariç tam 6 referandum gerçekleşmiştir.

- 1961 Türkiye Anayasa Referandumu: 27 Mayıs Darbesi'nden sonra hazırlanan anayasa için yapıldı. Türkiye'deki ilk referandumdur.

- 1982 Türkiye Anayasa Referandumu: 12 Eylül Darbesi'nden sonra hazırlanan anayasa için yapıldı.  %91,37 gibi yüksek bir çoğunlukla evet çıktı.

- 1987 Türkiye Anayasa Değişikliği Referandumu: 1982 Anayasası'nın geçici olan 4. maddesi ile getirilen 10 ve 5 yıllık siyasal yasakların kalkıp kalkmaması hususunda 6 Eylül 1987'de düzenlendi.

- 1988 Türkiye Anayasa Değişikliği Referandumu: Türkiye’de yapılan 4., hayır çıkan ilk referandumdur. 1982 Anayasası'nın 127. maddesindeki yerel seçimlerin 1 yıl erkene alınıp alınmaması hususunda 25 Eylül 1988’de yapıldı.

- 2007 Türkiye Anayasa Değişikliği Referandumu: 21 Ekim 2007'de Türkiye'de, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi başta olmak üzere bir takım anayasa değişikliklerinin halk oyuna sunulmasıdır.

- 2010 Türkiye Anayasa Değişikliği Referandumu
: Türkiye'de anayasada yapılan bir takım değişikliklerin 12 Eylül 2010 tarihinde halkın önüne sunulmasıdır.

Aşağıdaki çizelgede Türkiye'deki referandumlar ve sonuçları yer almaktadır.
Türkiye'deki Referandumlar ve Sonuçları

Türkiye'de refernadumlar, sonuçları, türkiye'de kaç referandum oldu?,