Eğitim Üzerine Yazılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Eğitim Üzerine Yazılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Aralık 2019 Pazartesi

Tarihsel Haritalarda Gösterilen Bilgiler Durağan Değildir

Tarihsel Haritalarda Gösterilen Bilgiler Durağan Değildir

Dilara Kahyaoğlu
Aralık, 2019

Okullarda verilen derslerde ve en önemlisi ders kitaplarında kullanılan haritaların (tabloların, grafiklerin vb.) hiç değiştirilmeden yıllarca kullanıldığını bilirsiniz ve bunu gayet olağan karşılar bir çoğumuz. Oysa olağan değildir. Tarih ve sosyal bilimler  dinamik derslerdir. Her yeni bulgu yeni bir bilgi getirir. Arkeolojik ve antropolojik araştırmalarda elde edilen yeni bulguların yanı sıra  geliştirilen yeni teknikler sayesinde, geçmiş bulgular üzerinde o zamana kadar hiç bilinmeyen veya gözden kaçmış bir çok yeni bilgi ediniyoruz. Bütün bunlar bilgiyi hareketli kılıyor. Tablolar, haritalar, açıklama ve yorumlar; sürekli değişiyor, gelişiyor. Nasıl 2019 yılına ait ekonomik verileri 2020 yılı için kullanamıyorsak -bu kadar hızlı olmasa da-  haritaları, tabloları ve grafikleri de kullanamayız.  Çok hızlı bir değişim var. Bu hızlı değişime rağmen öğrenim materyalleri çok yavaş değişiyor veya hiç değişmiyor. Bu çok sakıncalı bir durumdur.
Bakın bu haritadaki bilgiler her zaman güncelleniyor.
Bir müddet sonra bu haritaya baktığımızda daha farklı yerler ve tarihler göreceğiz.
Görsel Kaynak: Sapiens İnsan Türünün Kısa Bir Tarihi, Yuval Noah Harari
Bir kere öğrenci tarih ve sosyal bilimler çalışırken bu değişime tanık olma şansını kaçırıyor. Hem yanlış ve/veya eksik bilgi öğreniyor hem de değişmez, sabit bir geçmiş algısıyla donanarak mezun oluyor. Bu çok tehlike bir yaklaşım. Bu durum, eleştirel düşünme becerisinin gelişmesinin, yeni fikirlere açık olmanın, bilimsel merak ve araştırmanın; önüne set çeken bir yaklaşımdır. Öğrencilere yapılan kötülükleri saya saya bitiremeyiz aslında. Ezber eğitim, anlamlı olmayan öğrenme dediğimizde tam olarak bunları kast ettiğimizden emin olalım. Çünkü çoğu insan, ezber eğitim denilince, bir makine gibi eldeki bilginin anlamını bilmeden ezberleme ve bunu sınavlarda aynen söyleme olarak anlıyor. Bu işin en basit yönü. Ezber eğitim, anlamlı olmayan öğrenme; devasa bir kara deliktir. O nedenle ezber eğitimi anlatırken biz de ezberden bir şeyler söylemesek iyi olacak.

İki harita arasında fark var.
Bu farkların neler olduğunu bulunuz?
Görsel Kaynak: World History, William J. Duiker & Jackson J. Spielvogel, 2014



NOT

Milattan Sonra (MS) için kullanılan kısaltmalar
AD: (Anno Domini), latince bir kelimedir ve in the year of our Lord anlamına gelir. Yani İsa, kastedilerek Efendimiz'in Yılı anlamında kullanılmaktadır. Türkçe'de Milattan Sonra anlamında kullanıyoruz. Kısaltarak; MS (M.S.) olarak yazıyoruz. İS (İ.S.) şeklinde de kullanılır (İsa'dan Sonra).

Yahudi tarihçiler ve/veya bu din odaklı kısaltmaya karşı çıkanlar;

CE: (Common Era) yani Bilinen Dönem anlamına gelen CE kısaltmasını kullanırlar.  Bu kısaltma Türkçe tarih yazımına yerleşmemiştir.

Şu önemli: Milattan Sonra için hiç bir kısaltma kullanılmaz. Doğrudan tarih yazılır. Ama bazen vurgulamak için bazen de Milat'a yakın bir dönem veya iki dönemi de aynı anda yazmak söz konusuysa karışıklığı önlemek için  kısaltma kullanılır.

Milattan Önce için kullanılan Kısaltmalar

BC (Before Christ) ise İsa'dan önce anlamına gelmekte ve 'Milattan Önce' anlamında kullanılmaktadır. Türkçe'de MÖ (M.Ö.) veya İÖ (İ.Ö.) şeklinde kısaltıyoruz.

Yahudi tarihçiler ve/veya bu din odaklı kısaltmaya karşı çıkanlar;

BCE: (Before Common Era) kullanıyor. Bu kısaltmanın açılımı Bilinen Dönemden Önce anlamına gelmektedir. Türkçe'de yine  MÖ (M.Ö.) veya İÖ (İ.Ö. -İsa'dan Önce anlamına gelmektedir-.) kısaltmasını kullanıyoruz. 

Milat: Arapça olan bu kelimenin anlamı doğumdur.  Tarih yazımında İsa'nın doğduğu yıl kastedilir ve "0" olarak kabul edilir.

Bir de Günümüzden Önce anlamında kullanılan kısaltmalar vardır. Burada hesaplama "0" noktasına yani milata göre değil günümüzden kaç yıl önceye ait olduğunu belirtmek için kullanılır.

Göbeklitepe'nin Yapılışı..................................0..........................................Günümüz
y.  10. 000 ...................................................... +............................................2 000

Göbeklitepe'nin günümüzden 12. 000 yıl önce kurulmuş olduğu düşünülmektedir. Bu iddia yaklaşık bir tahmindir (y).
Bunun İngilizce olarak kısaltması;"Günümüzden Önce" (BP)'dir. BP 12. 000 gibi. BP (Before Present). Bu tür kısaltmalar daha çok arkeometrik sonuçlarla elde edilen çok daha eski dönemlere ait tarihler için kullanılır. Bu laboratuvar ölçüm tarihleri sürekli olarak düzeltilmektedir. Eğer düzeltmiş bir tarih kullanılıyorsa o zaman da Kalibre sözcüğünün kısaltması olan "C" veya "cal." kısaltması ile bu durum belirtilir. c. BP 12.000 gibi.


şu kaynaklara da bkz.

https://www.arkeolojikhaber.com/haber-milat-common-era-milattan-once-ve-milattan-sonra-kisaltmalari-16914/

https://kaynaklarlatarih.blogspot.com/2020/01/arkeoloji-bir-buluntunun-yasn-nasl.html

11 Aralık 2018 Salı

Öğrencinin Sınıf İçi Performansını Ölçme, Değerlendirme Kriterleri ve Rubrik

Öğrencinin Sınıf İçi Performansını Ölçme, Değerlendirme Kriterleri ve Rubrik

Dilara Kahyaoğlu
2006

Önemli: Aşağıya uygulamaya ve dikkat edilmesi gereken noktalara ilişkin notlar da yazdım. Lütfen onlara da bkz.

A- Öğrencilerin grup ve sınıf çalışması sırasındaki bireysel etkinliklerinin değerlendirilmesi 
(40 puan)

Beklenir/Kriter
İyi
Orta
Yetersiz


Konuşma- Tartışma
Her zaman söz alır, konuşur, canlıdır, fikir üretir, yaratıcıdır, argüman üreterek tartışır.

Ara sıra söz alır. Zaman zaman konsantrasyonu kaybolur. Canlı olduğu anlarda fikir üretir. Argümanla yanıt vermeyi ara sıra ihmal eder.
Nadiren söz alır. Çoğu zaman başka şeylerle ilgilenir. Sık sık uyarı vermek gerekir. Argümanla yanıt vermeyi çok sık ihmal eder. Kendi doğrularını ileri sürer, kabul ettirmeye çalışır.

*Notlara bkz.

Dinleme
Etkin dinler, beden dili dinler, fikir üretmek için dinler, canlıdır. İleri sürülen argümanların farkındadır.
Dinleme anında zaman zaman konsantrasyonu kaybolur, ileri sürülen argümanlara ara sıra dikkat etmez.
Dinleme anında çok sık olarak konsantrasyonu kaybolur, ileri sürülen argümanlara çoğu zaman dikkat etmez.

*Notlara bkz.


İşbirliği
Birlikte çalışır, canlıdır, zevk alır, malzemelerini paylaşır, destek verir, destek alır, Arkadaşlarının ve öğretmeninin uyarılarını dikkate alır.
Canlı olduğu anlarda işbirliğinden zevk alır. Ara sıra destek alır ve verir. Arkadaşlarının ve öğretmeninin uyarılarını zaman zaman ihmal eder.
Nadiren işbirliği içinde çalışmaktan zevk alır. Nadiren destek alır ve verir. Arkadaşlarının ve öğretmeninin uyarılarını sık sık ihmal eder.

*Notlara bkz.

Sorumluluk


Görev alır, gönüllü olur, işini zamanında ve istenilen şekilde yapar, sonuçlandırır.
Ara sıra gönüllü olur. İşi zamanında ve istenilen nitelikte yapmayabilir. Uyarı vermek gerekebilir.

Nadiren gönüllü olur. Görev almak istemez. Aldığında ise, işi zamanında ve istenilen nitelikte yapması için çok sık uyarmak gerekir.

*Notlara bkz. 



Demokratik İlkeler
   Söz kesmez, ayrımcılık yapmaz, küçümseyici ve aşağılayıcı ifadeler kullanmaz. Eşit davranır, adildir. Kendi hakkını da başkasının haklarını bilir, korur. Bunlara uygun davranmaya her zaman dikkat eder.
Zaman zaman söz kesebilir. Küçümseyici ve aşağılayıcı ifadelere başvurabilir. Kendi haklarının bilir ama karşısındakinin de aynı haklara sahip olduğunu unutabilir. Uyarıları alır. Özür diler.
Çoğu zaman söz keser. Küçümseyici ve aşağılayıcı ifadelere başvurabilir. Ayrımcı ifadeler kullanabilir. Kendi haklarını bilir ama karşısındakinin de aynı haklara sahip olduğunu çok sık unutur. Uyarılara direnç gösterebilir.

*Notlara bkz.



B- Öğrencilerin günlük proje ve ödev sorumluluklarındaki etkinliklerinin değerlendirilmesi 
(40 puan)
Beklenir/Kriter
İyi
Orta                                               
Yetersiz


Zamana uyma
Verilen süreye uyar. Ödevini zamanında bitirir, zamanında teslim eder, sunar.
Verilen süreye zaman zaman uymaz.  Ödevini zamanında bitirmesi ve teslim etmesi, sunması için bir-iki kere uyarı vermek gerekir.
Verilen süreye çoğu zaman uymaz.  Ödevini zamanında bitirmesi ve teslim etmesi,  sunması için ikiden çok uyarı vermek gerekir.

*Notlara bkz.


Araştırma ve araştırma kuralları
Araştırma kurallarına ve yönergelere uygun olarak çalışmasını yapar. Cümleler kendi ifadesidir. Aynen aldıklarının referansını verir.  Yararlandığı kaynakları gösterir.
Araştırma kurallarına ve yönergelere uygun olarak çalışmayı zaman zaman ihmal eder. Cümleler çoğu zaman kendi ifadesidir. Aynen aldıklarının referansını vermeyi zaman zaman unutur.   Yararlandığı kaynakları gösterir.


Araştırma kurallarına ve yönergelere uygun olarak çalışmaz. Cümleler çoğu zaman kendi ifadesi değildir. Aynen alıntıladıklarının referansını vermeyi unutur.   Yararlandığı kaynakları da zaman zaman göstermez.

*Notlara bkz.





Sunum /İfade Etme
Yönergelere ve beklentilere uygun olarak sunumunu yapar, İfadeler kendi ifadesidir, ezber değildir, anlamlı bilgilerdir. Belli bir planı vardır. İzleyenlere kendini dinlettirir. Sorulara uygun yanıtlar verir. Dinleyenlerle iletişim kurar, göz temasını kaybetmez.
Sesinin yüksekliği ortama uygun olarak ayarlanmıştır. Vurgulara dikkat ederek konuşur. Sunum sırasında bedenini ve mimiklerini uygun biçimde kullanmayı bilir.
Yönergelere ve beklentilere uygun olarak sunum yapmayı zaman zaman yapamaz. İfadeler kendi ifadesidir, fakat bir kısmı anlamlı bilgiler değildir. Anlaşılmamış ve içselleştirilmemiştir. Sunum planı karışıktır. İzleyenler bazı anlarda onu takip etmekte zorlanır. Sorulara çoğu zaman uygun yanıtlar verir. Göz temasını zaman zaman kaybeder. Sesini ayarlayamaz. Vurguları ihmal eder.
Yönergelere ve beklentilere uygun olarak sunum yapamaz. İfadeleri çoğu zaman kendine ait olmadığı için sundukları anlamlı bilgiler değildir. Sunum planı çok karışıktır. İzleyenler onu takip etmekte, anlamakta zorlanır. Sorulara çoğu zaman uygun yanıtlar veremez. Göz temasını çoğu zaman kaybeder.
Sesine ve beden diline dikkat etmez. Monotondur, tekleyerek konuşur.

*Notlara bkz.

Yaratıcılık/Özgünlük


Çalışmaları orijinaldir. Üzerinde düşünülmüş, emek harcanmış, kaynaklardan birebir alınmamış, özgün denilebilecek güçte islerdir.
Çalışmaları orijinal değildir ama kaynaklardan birebir alınmamıştır. Kaynaklardan yapılmış iyi bir özettir.
Çalışmaları orijinal değildir. Kaynaklardan aynen alıntılanıp (belki kısaltarak) yazılmıştır.

*Notlara bkz.


Akademik İçerik
Türkçe yazım kurallarına dikkat edilerek, temiz, düzenli bir şekilde yazılmıştır. Anlatım bozukluğu yoktur. Fikirsel bir bütünlük vardır. Neden sonuç ilişkileri kurulmuştur.  Amaca ve yönergelere nitelik olarak uygundur.
Türkçe yazım kurallarına dikkat edilmekle birlikte bazı hatalar göze çarpmaktadır.
Temiz, düzenli bir şekilde yazılmıştır. Az miktarda anlatım bozukluğu vardır. Fikirsel bütünlük açısından netlik yoktur, karışıktır. Neden sonuç ilişkilerinde zaman zaman hata yapılmıştır.  Amaca ve yönergelere nitelik açısından tam olarak uyulmamıştır.
Türkçe yazım kurallarına dikkat edilmemiştir.
Temiz, düzenli bir şekilde yazılmamıştır. Çok miktarda anlatım bozukluğu vardır. Fikirsel bütünlük açısından çok karışıktır. Neden sonuç ilişkileri kurulmamıştır.  Amaca ve yönergelere nitelik açısından uyulmamıştır.

*Notlara bkz.


C. Okul İlke ve Değerlerine Uyum… 20 puan

Örneğin: Öğrencinin derse devamı, materyallerini eksiksiz getirmesi ve derse zamanında gelmesi beklenir. 


Notlarım
* Eğer öğrenci karakter olarak çekingen ve sınıf önünde konuşmaktan rahatsız oluyorsa (vb.) bu durum kesinlikle dikkate alınmalıdır. Sunum yapmayabilir, sadece öğretmene yapabilir, küçük grup önünde yapabilir, ona başka bir rubrik hazırlanabilir ya da bu rubrikteki bazı kriterler dikkate alınmaz, puanlar yeniden dağıtılır. Öğrencilerin burada belirtilen türden bireysel farklılıklarını dikkate almak ve onu desteklemek gerekir. Aksi durumda öğrenci kaybedilir.

** Desteklenmesi gereken bir öğrenci olup olmadığı iyi bilinmelidir. Eğer öyleyse öğrenciye ayrıca açıklama yapmak, yanına gitmek, soru sorarak dikkatini çekmek vb. gerekebilir.

***Çok sayıda farklı öğrenen öğrencim oldu. Bunlardan iki tanesini net olarak diğerlerinden ayırıyorum. İkisi de sınıfta ders dinlerken çizim yapıyordu. Lise öğrencisi olan harika resimler çiziyordu, olağanüstüydü. Bir iki denedim, anladım ki dersle ilgileniyordu, sorun yoktu ama katılmıyordu. Sınavlarda da başarılıydı. Böyle öğreniyordu. 
Diğer öğrencim küçüktü, canavar resimleri çiziyordu ve dinlemiyordu. Onunla bir anlaşma yaptık, konuşulanları dinleyecek onları çizmeye çalışacaktı. O da öyle yaptı her ders sonunda çizdiklerini getirip açıklamalar yapardı, ben de düşüncelerimi söylerdim. Bence ikimiz de başarılıydık. 

Kaynak göstermeden kullanılamaz

10 Aralık 2018 Pazartesi

Sınıf Çalışması ve Sınıf Yönetimi

Sınıf Çalışması ve Sınıf Yönetimi


Sınıf çalışması, bütün sınıfın birlikte çalışması demektir. Çalışma sözcüğü etkin bir duruma işaret etmek için kullanılmıştır. Çünkü bir öğrencinin veya öğretmenin sadece anlattığı, diğerlerinin dinlediği bir durum söz konusu değildir.

Büyük grup” adını özellikle kullanmadım çünkü sınıf  “büyük grup” değildir, sınıfın tamamından, bütün kitleden bahsedilmektedir. Büyük grup, iki küçük grubu birleştirerek yapılabilir ve bu durumda ona “büyük grup” demek daha doğru olacaktır. Bir başka neden de bu tür etkin çalışma yöntemlerine verilen isimler, daha çok okul dışındaki kurum personellerinin eğitimleri sırasında ortaya çıkan literatürün etkisi altında verilmiş isimlerdir. O tür çalışmalarda ortada “sınıf” olmadığı için “sınıf” kelimesi kullanılmamış ve “büyük grup” denilmiştir. Ama bizler sınıfta çalışma yapmaktayız ve sınıf sözcüğü öğrenciye de öğretmene de yakın duran, tanıdık gelen ve hemen kavranan bir sözcüktür. Bu nedenle basit bir yola başvurulmuş gruplar çalışıyorsa “grup çalışması” ama bütün sınıf birlikte çalışıyorsa “sınıf çalışması” denilmiştir. İki kişi çalışıyorsa “ikili çalışma”, tek kişi kendi kendine çalışıyorsa da “bireysel çalışma”…


Sınıf çalışması tıpkı diğer çalışmalar gibi acık seçik belirlenmiş, net kurallarla yapılmalıdır. Sene başında öğretmen sınıf çalışması kurallarını hatırlatmalı hatta bu kurallar sınıfla birlikte oluşturulmalıdır. Çerçevenin çizildiği bir ortamda sınıf çalışması sağlıklı yapılır ve sınıf yönetimi ancak böyle sağlanabilir ki bu tür etkin çalışmalarda en önemli problem sınıf yönetimi sorunudur. Kuralları birlikte oluşturmak, istendiği zaman ihlal edileceği anlamına gelmez. Kurallardan tavizde bulunulamaz ve bu konuda öğretmen çok kararlı olmalıdır. Sınıfı yönlendiren, çalışmaları sağlıklı bir şekilde götürmekten sorumlu olan kişi öğretmendir. Bunu da bütün sınıf bilmeli, anlamalı ve kabul etmelidir.

Sınıf çalışması sırasında ortaya çıkabilecek sorunlar ve taktikler

*Özellikle küçük sınıflarda öğrenciler söz almadan konuşma eğilimdedir. Bazı öğrenciler sadece kendileri konuşsun ister, başkalarının sözünü keserek sürekli araya girerler. Buna kesinlikle izin verilemez. Çünkü bu durum kaos demektir ve herkesin bir anda konuştuğu ortamda sağlıklı bir çalışma yapılamaz. Öğretmen yılmadan, bıkmadan, her seferinde; söz alınmadan konuşulamayacağı kuralını hatırlatmalıdır. Yalnız bazen araya giren öğrenci çok ilginç ve zenginlik getirecek şeyler söylüyor olabilir hatta heyecanına yenilerek öne atılmıştır. Öğretmen bu durumu fark etmelidir. Bu katkının değerli bir şey olduğunu söyler ve o fikri, çalışma içinde kullanır ama yine de o öğrenciye, söz alarak konuşması gerektiğini hatırlatmalıdır. Söz konusu öğrencinin araya girme ve söz almadan konuşma eylemini neden yaptığını çözmek gerekir. Önemli olan belli öğrencilerin aynı tip davranışları sürekli gösterip göstermediğidir asıl uğraşılması gerek budur ve en iyi çözüm birebir ilişki kurmaktır.

*Bu tür çalışmalarda öğrencilerin kimisi kendi aralarında konuşur veya başka bir şeyle meşgul olabilir. Kendi aralarındaki konuşmaya müdahale edilemezse bu model bütün sınıfa yayılır ve sonuç yine kaos olur. Öğretmen bütün bu çalışmaları, sürekli öğrencilere arkasını dönerek ve tahtaya bir şeyler yazarak geçiremez. Göz göze iletişim, beden dili çok önemlidir ve çok da etkilidir. Bir çok şeyi gözlerimizle ve bedenimizle anlatabilir ve gizli bir mesaj gönderebiliriz. Sınıfta konuşmaların olduğu bir ortamda çalışmaya devam edilemez, gerektiğinde çalışma kesilir ve bir sorun olup olmadığı sorulabilir çünkü bazen gerçekten de bir sorun vardır veya en önemlisi konuşan öğrenciler aslında sınıftaki tartışmanın aynısını kendi aralarında yapmaktadır veya bir öğrenci anlamadığı bir şeyi yanındaki arkadaşına sormaktadır. Konuşmaların niteliğini keşfetmek gerekir. Eğer konuyla ilgili bir şey konuşuyorlarsa bu sınıfın konuşması gereken bir konu haline getirilebilir veya anlamayan öğrenciye o anda veya daha sonra açıklama yapılır.

*Bazı öğrencilerde dinlememe, katılmama eğilimi görülür. Hiçbir şey yapmadan oturur ama dinlemediği beden dilinden anlaşılabilir. Öğrencinin sorununu keşfetmek gerekir. Anlamadığı için mi dinlemiyor, o konu ilgisini mi çekmedi veya başka kişisel problemleri mi var, genellikle mi böyle veya sadece o derste mi böyle bir durum ortaya çıktı, çekingen mi, göz göze iletişim kurmak istemediği için mi başı önde oturuyor ve o şekilde dinliyor… Bu sorular arttırılabilir ama öğretmenin bunlardan hangisinin (vb.) olduğunu anlaması çözüm yolunu da beraberinde getirecektir. Gerektiğinde bu öğrencilere sorular sorarak çalışmaya dahil edilmeye çalışılmalıdır. Bu sorular sınav sorusu sorar gibi sorulmamalıdır. “Doğru” ve “yanlış” beklentisi içinde soru sormak sınıftaki çalışma atmosferini öldürür. Hiç kimse söz alıp konuşmak istemez ve öğrenciler, öğretmen kendilerine soru soracak diye korku içinde beklerler. Sınıfta güven ve huzuru inşa etmek vazgeçilemez bir durumdur.

*Bazı öğrenciler öğretmeni adeta bir ansiklopedi gibi görür ve sürekli konuyla ilgili ve çoğu zaman ilgisiz sorular sorarak bilgi almaya çalışır. Bu tip problemler sürekli olursa ki bu model de sınıfa yayılabilir o sınıfta yine sağlıklı bir şekilde çalışma yapılamaz. Öğretmen açıklaması gereken, konuyla ilgili bir durum varsa açıklamalı ama bunun dozunu iyi ayarlamalıdır çünkü bu bir fırsattır, öğrenci sorduğu soruyla ilgili mutlaka araştırmaya yöneltilmelidir. Bilgiye kendinin ulaşması çok daha değerlidir ve “gerçek öğrenme” tam da o anlarda gerçekleşir. Öğrencileri “sürekli hazır bilgi alan biri” durumuna düşürmek doğru değildir. Ayrıca öğretmen her şeyi bilmek zorunda da değildir. Bu durumda açık yüreklilikle ben bu konuyu bilmiyorum, birlikte araştıralım sonra da paylaşalım denilebilir.

*Sınıfın bulunduğu seviyeden çok daha üst düzeyde birikime sahip, güncel konuları tartışmaya istekli öğrenciler, öğretmeni adeta arkadaşı gibi görür ve bütün sınıfı göz ardı ederek kendi konularını gündeme getirir, öğretmenle karşılıklı hatta araya hiç kimseyi sokmadan konuşmak ve tartışmak ister. Bu çocuklar önemlidir. Eğer konu çalışılan problemle ilgiliyse bu konular bütün sınıfa mal edilerek konuşulmalıdır. Onun dışında bu tip öğrencilerle ders dışında konuşmak, araştırmaya, okumaya yönlendirmek ve ilişkiyi bu çerçevede sürdürmek gerekir. Bu yapılmazsa bu tip öğrenciler her anlamda kaybedilir ayrıca böyle yapılırsa zaten ders içinde aynı davranışları sergilememeye başlayacaktır.

*Bazı öğrenciler yönergeleri anlamaz. Yönergeleri bütün sınıf sessizken tane tane çok anlaşılır bir şekilde vermek gerekir. Sessizlik sağlanmadan yönerge vermek ve bir şeyler anlatmaya çalışmak doğru değildir. Öğretmen ve öğrencilerin aynı anda konuşma alışkanlığı yayılırsa bunun önüne geçmek zor olabilir. Her şeyin iyi gittiği bir ortamda yine de yönergeleri anlamayan olabilir. O sorunun neden kaynaklandığını çözmek gerekir. Öğrenci “dinlemediği için mi, anlayamadığı için mi” böyle bir sorun yaşıyor, sorusunu cevaplamak gerekir. Birikimi sınıf ortalamasının daha altında olan bir öğrenci yönergeleri anlamakta zorluk çekiyorsa özel olarak onun yanına gidip veya onunla göze göz iletişim kurarak yeniden ama daha farklı sözcüklerle, örneklerle açıklama yapılmalı, ne istendiği veya neden bahsedildiği somut olarak ifade edilmelidir.

*Bazı öğrenciler tartışılan bir konuyla ilgili kendi bildiğinin doğru olduğunu iddia ederek konuyu uzatabilir işi inatlaşmaya kadar götürebilir. Bu tip durumlarda da çalışmalar kesintiye uğrar. Öğrencileri savundukları görüşleri daima ve daima kanıtlarla, örneklerle, gerekçelendirerek savunmaya yöneltmek gerekir. Eğer öğrenci bunu yapabiliyorsa bu değerli bir şeydir ve oradan hareketle iyi bir tartışma yapılabilir. Öğretmen de savunduğu bir şey varsa (ki olabilir) aynı şeyi yapmak zorundadır. Öğrencinin haklı olduğunu hissettiği her an onun haklı olduğunu veya olabileceğini belirtmelidir. “Haklısın” demekle “haklı olabilirsin ama…” demek aynı şey değildir. Öğrencide eksik bilgiler varsa bunu yapan öğrenci daha fazla veriler bulmak üzere araştırmaya yönlendirilmelidir. Öğretmen de kendisinde eksiklik görüyorsa bunu kendi için de yapmalı ve konuyu tekrar sınıfa getirmelidir. Bu tip tartışmalar inatlaşmanın ötesindeki tartışmalardır. Bu şekilde bir ortam sınıfta inşa edilirse ve herkes bu kurala göre hareket ederse, argümanlara/kanıtlara/örneklere dayandırılmış mantıklı bir “akıl yürütme” olmadan konuşulamayacağını öğrenirse, zaten her şey yoluna girer.

*Bazı öğrenciler konuşmaları sırasında ayrımcılık içeren, insan hakları normlarına aykırı şeyler söyleyebilir. Buna kesinlikle izin verilemez. Düşüncelerini uygun bir şekilde ifade etmeyi öğrenmelidirler.

*Öğretmen çok önemlidir, temel unsurdur. Uyguladığı yöntem ve teknikler bilgisine sahip değilse, iyi bir şekilde hazırlanmamışsa, o konuyla ilgili zengin bir bilgi birikimine sahip değilse, sınıfta neler yapacağını adım adım planlamamışsa, malzemelerini önceden hazırlayıp çoğaltmamışsa; işler kötü gider… Ama bazen planınız olduğu halde ondan hemen o anda vazgeçmeniz gerekebilir çünkü çok daha önemli öncelikli bir durum araya girmiştir ki bu da iyi fırsattır. O dersin doğaçlamayla farklı bir yönde ilerlemesi işleri bozmaz, plan önemli ve vazgeçilemez ise; öteki ders kalınan yerden devam edilebilir.

*Ders kitaplarında yazılan bilgiler, malzemeler yeterli gelmiyorsa, sınıf düzeyinin çok altında veya üstünde kalıyorsa öğretmenin kendisinin “ders notları” hazırlaması gerekebilir. Sınıfın düzeyini en iyi öğretmen bilir, bilmelidir. Bunu gözeterek yeni malzemeleri sınıfa getirmek, canlılığı arttıracak ve dersi zevkli hale getirecektir. Zevkli ders yapmaya sadece öğrencilerin değil, öğretmenlerin de ihtiyacı vardır…

Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.

9 Aralık 2018 Pazar

Sunum Kriterleri, Göstergeler ve Rubrik

Sunum Kriterleri, Göstergeler ve Rubrik



Dilara Kahyaoğlu 

(öğrencilerin ilgili bir konuda, topluluk karşısında bir konuyu aktarırken; uyması gereken kriterler,  göstergeler ve derecelendirilmiş puan cetveli)

Lütfen aşağıdaki notlarıma da bkz. Önemlidir.

KRİTERLER
GÖSTERGELER
HİÇ (0)
ORTA (1)
TAM (2)

ZAMANA UYMA

Zamanı doğru kullanma ve içeriği verilen zamanı kullanarak aktarma

Verilen süreye uyar. Sunumunu zamanında bitirir. Verilen süreyi eksik kullanarak içeriğin ve anlamanın eksik kalmasına yol açmaz.

(DİKKAT! Verilen süre eğer 10 dakika ise; o sürenin
 tamamını kullanmak ve doğru kullanarak sunum yapmak önemlidir. 10 dakika veya konuya göre 5 dakika veya yine konuya göre yarım saat boyunca konuşmak ve anlatmak, içeriği tam olarak iletmek; ancak iyi bir araştırma, planlı çalışma ile yapılabilir. Ne
eksik ne fazla esas kural budur.)
0
1
                     2            
Süreyi 5 dakika ve daha fazla aştı.
Veya sunumu, verilen sürenin yarısı kadar bir sürede tamamladı. İçerik çok eksik kaldı.
Süreyi 1-4 dakika kadar aştı. Veya sunumu verilen sürenin
¼ gibi bir sürede eksik tamamladı. İçerik eksik kaldı.
Zamanında bitirdi. Süreyi doğru kullandı. İçeriğin verilen süre içerisinde tam olarak aktarımını sağladı.
KAYNAK KULLANMA

Aynen aldıklarının (alıntıladıklarının) referansını verir.
Yararlandığı kaynakları gösterir.
0
1
                     2            

Hiç Kaynak göstermedi.

Bir tane kaynak gösterdi.

Birden çok kaynak gösterdi.

SUNMA / İFADE ETME

























YARATICILIK / ÖZGÜNLÜK
Yönergelere ve beklentilere uygun olarak sunumunu yapar, ifadeler kendi ifadesidir, ezber değildir, anlamlı bilgilerdir.
0
1
                     2            
Cümleler kendi ifadesi değil. Bir yerden ezberlenmiş.
Kendisi de anlamamış, kendi cümleleriyle ifade edemiyor.
Cümlelerin bir kısmı kendi ifadesi değil. Bazılarını bir yerden ezberlemiş. Kendisi de tam olarak anlamamış, kendi cümleleriyle yeterince iyi ifade edemiyor.
Kendi cümleleriyle anlattı. Ezberlenmiş bir sunum izlenimi HİÇ yaratmadı.
Belli bir planı vardır.
0
1
2
Planı HİÇ yok. Karışık bir sunum oldu.
Belli bir planı var ama üzerinde çok düşünülmüş izlenimi yaratmadı. Sunum yer yer karıştı.
Planı var. Ve sunum sırasında bu plana uyarak ilerlediği açık bir şekilde bellidir.

İzleyenlere kendini dinlettirir.

Dinleyenlerle iletişim kurar, göz temasını kaybetmez.
Sesinin yüksekliği ortama uygun olarak
ayarlanmıştır. Vurgulara dikkat ederek konuşur. Sunum sırasında bedenini ve mimiklerini uygun biçimde kullanmayı bilir.
0
1
2

İzleyenlere kendini HİÇ dinlettiremedi. Belirtilen göstergelerin hiç biri gerçekleşmedi.

Dinleyenler zaman zaman ilgisini kaybetti. Belirtilen göstergelerin belli bir kısmı gerçekleşmedi
Belirtilen göstergelerin
hepsini başarılı bir şekilde TAM olarak uyguladı.
Dinleyenlerin ilgisi sunumun her anında sürdü.
Sorulara uygun yanıtlar verir.
0
1
2


Sorulara hiç yanıt veremedi.

Soruların bir kısmına yanıt veremedi ve tam olarak açıklayamadı. Tam olarak
anlamamış.

Bütün sorulara açıklayıcı yanıtlar verdi.
Çalışmaları orijinaldir. Üzerinde düşünülmüş, emek harcanmış, kaynaklardan birebir alınmamış, özgün denilebilecek güçte islerdir. Örneğin; konuya uygun
olarak görseller, grafikler, harita benzeri malzemelerle sunumunu güçlendirmiştir. Sıradan bir sunumdan farklı, özgün hale getirmiştir. Özgün bir sunumda plan da
farklı olabilir, hiç tahmin edilmeyen bir kurgu ile sunumunu yapar. Veya içerik veya sunumun
içeriğindeki sorular veya tezler sıra dışı bir algılayışı da gösterebilir.
0
1
                     2            

Sadece metinlerden anlattı.
Veya ppt sunuma yazdığı cümleleri tekrarladı. Hiçbir özgünlük, yaratıcılık yok.

Çalışmasını özgün hale getirecek çaba var ama birçok malzemeyi sadece kullanmak için kullanmış. İçeriği etkileyici buluşlar değil.

Belirtilen göstergelere tam olarak uymuş.
İzleyenlerde belli bir estetik duygusu, merak, heyecan uyandırıyor.
Çarpıcı ve tahmin edilmeyen yaklaşım ve kurgu söz konusudur.

AKADEMİK İÇERİK
Türkçe yazım kurallarına dikkat edilerek, temiz /düzenli bir şekilde yazılmıştır (eğer yazılı bir malzeme de kullanıyorsa örneğin slayt yazıları).
0
1
                     2            
HİÇ uyulmamış.
Zaman zaman hatalar göze çarpıyor.
HİÇ hata yok.
Anlatım bozukluğu yoktur.
0
1
2
Gerek sözel ifade de gerekse yazımda anlatım bozuklukları çok fazla. Anlaşılmıyor veya çok zor anlaşılıyor.
Gerek sözel ifade de gerekse yazımda anlatım bozuklukları var. Bazı kısımları anlamak zor olabiliyor.
Anlatım bozukluğu HİÇ yoktur.
Fikirsel bir bütünlük vardır. Neden sonuç ilişkileri kurulmuştur. Tezini (varsa) temellendiriyor.
Argümanlarla destekliyor.
0
1
2
Fikirsel bütünlük HİÇ yok. Neden – Sonuç ilişkileri kurulmamış. Varsa tezini
destekleyen HİÇ bir argüman sunmuyor.
Fikirsel bütünlük çok az. Dağınık. Neden sonuç ilişkileri zaman zaman kurulmuş. Varsa tezini
destekleyecek argümanlar yok veya bu argümanlar zayıf, tezini desteleyecek
nitelikte değildir.
Fikirsel bir bütünlük vardır.
Neden sonuç ilişkileri kurulmuştur. Tezini (varsa) temellendiriyor.
Argümanlarla destekliyor. Dinleyenleri ikna edecek güçlü argümanlar sundu.

Bu çalışmayı belli bir sebepten yapmıştım. Elimde yine benim hazırladığım, her sene kullandığım, sene başından itibaren öğrencilerin de haberinin olduğu, sunum kriterleri çizelgesi vardı ama o bunun kadar ayrıntılı yapılmamıştı. Gri alanlar vardı, yeteri kadar anlaşılmamıştı sanırım çünkü bir zaman geldi ki bazı öğrenciler hatta veliler öğrencinin notunun yükselmesi için, "sunum hazırlayalım bari, notumuz yükselsin" demeye başladılar.
Yani şöyle düşünüyorlardı, kalkar ezberlediğim bir şeyi PPT ile anlatırım zaten slaytlarda da yazıyor, onları okusam yeterli. Sırf sınıfın önüne çıktıkları için ortalamalarını yükseltecek bir not beklentisi içindeydiler. Örnek veriyorum: 100 gibi.
Ben de; peki, kriterleri daha bir netleştirip sizlere vereceğim ona göre hazırlanın demiş bu ayrıntılı çizelgeyi hazırlamış, tam olarak buna göre değerlendireceğimi de söylemiştim.
O dönemden itibaren bunu kullandım çok işe yaradı. En önemli yararı da şudur: Bir sunumun nasıl yapılması gerektiğini, nelere dikkat edilmesi gerektiğini öğretir. Bunun önemli bir kazanç olduğunu düşünüyorum hele bir de deneyip buna göre hazırlandılarsa...

Yalnız şu konu çok ÖNEMLİDİR
* Eğer öğrenci karakter olarak çekingen ve sınıf önünde konuşmaktan rahatsız oluyorsa (vb.) bu durum kesinlikle dikkate alınmalıdır. Sunum yapmayabilir, sadece öğretmene yapabilir, küçük grup önünde yapabilir, ona başka bir rubrik hazırlanabilir ya da bu rubrikteki bazı kriterler dikkate alınmaz, puanlar yeniden dağıtılır. Öğrencilerin burada belirtilen türden bireysel farklılıklarını dikkate almak ve onu desteklemek gerekir. Aksi durumda öğrenci kaybedilir.


Kaynak göstermeden kullanılamaz.