alışveriş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
alışveriş etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Temmuz 2016 Pazar

Kırtasiye Alışverişim ve Mini Çekiliş

Kırtasiye Alışverişim ve Mini Çekiliş


Herkese merhaba, bugün herhangi bir kalemden, defterden veya kitaptan bahsetmek yerine bir kırtasiye alışveriş sitesinden bahsetmek istiyorum. Blogu başından beridir okuyanlar veya ilk yazılara göz atanlar hatırlayacaklardır ki, daha önce de Ankara'daki bir kırtasiye hakkında yazı yazmıştım ve çoğumuz ortak dertlerimizi dile getirmiştik. Ondan sonra da İstanbul'da işlerini hakkı ile yaptıklarına inandığım ve takdir ettiğim bir kırtasiyeden bahsetmiştim sonrasında ise blogdan Twsbi Eco fotoğraflarımı çalan bir alışveriş sitesinden daha bahsettim...

"Eleştiri" diyince akla olumsuz eleştiri gelse de, işlerini iyi yapan insanların olumlu şekilde eleştirilmelerini, takdir edilmelerini ve bizlere sundukları hizmetten memnunsak, ilgileri için teşekkür etmeyi ihmal etmememiz gerektiğini düşünüyorum ki yapılan doğru iş yapılmaya devam etsin, takdir görerek olumlu anlamda güdülensin. Bu konuya örnek olarak daha iki gün önce, yapılan bir deneyi okumuştum onu göstermek doğru olacaktır; İki deney grubuna ufak iki üç parçalık maketler verilerek bunların tanesini 3 dolardan yapmaları isteniyor. İlk grubun yaptığı her maket, sonrasında görebilecekleri bir yere konuluyor, ikinci grup ise yapılan maketler karşısında 3 dolarlarını alıyorlar fakat maketler direkt parçalanıp çöpe atılıyor. Aslında yapılan iş aynı maketi yap ve 3 doları al, fakat bir süre sonra maket başına verilen para giderek azaltılıyor. Yaptığı maketler göz önünde olan grup nerdeyse para almayana kadar işe devam etse de ikinci grup yaptıkları işin boşa gittiğini düşündükleri için kısa süre sonra, bu fiyata maket yapmam diyip işerini bırakıyorlar. Ülkemizde de durum bundan ibaret, hepimiz gün içinde işlerini layıkıyla yapmayan insanlardan bahsedip homurdanıp duruyoruz, ama olması gerektiği gibi hatta daha iyi yapılan bir işle, bir hizmetle karşılaştığımız zaman hangimiz gidip bunu yapana teşekkür ediyoruz ki? Ve işini kötü yapan insanla aynı kefeye konulduğunu hisseden insan, aynı eforu göstermeyi bırakıyor. Kısır bir döngü halini almış durumda sanırım bu durum...


Lafı çok uzattım, sonuç olarak takdir edilesi davranışlar gördüğüm vakit teşekkür etmeye veya bundan başkalarına bahsetmeye özellikle dikkat ediyorum ki güzel giden durumlar bozulmasın. Geçen hafta, daha yeni bir siteye sahip olan kalemlik.com dan alışveriş yapınca gördüğünüz ürünleri almıştım, gelecek haftalarda sizlere bahsedebilmek ve aynı zamanda müşteri ilişkilerini deneyimlemek için.Sağolsunlar ürünleri tertemiz ve sorunsuz şekilde elime ulaştırdılar ve içine de sizlerle paylaşmam için 3 tane Alassio Stifte Etui kalemlik koymuşlar, sitelerinin ismi ile de bağdaşan bu hediye jesti bana oldukça makul geldi ve bu çekiliş bu sebeple ortaya çıktı, üç şanslı kişi bu kalemliklerin sahibi olacak, renkleri ise katılımcıların mürekkep şenliklerinde sevip sevmedikleri renkleri belirttikleri yorumlardan da faydalanarak ben seçeceğim umarım sizler için sorun olmaz:)

ÇEKİLİŞ ŞARTLARI;

1- Benim izleyicim olmanız. ( Bu şartı sağlamak için sitenin web sürümü görünümünde yazının veya ana sayfanın sağ tarafında ki ''izleyiciler'' panelinde ''Bu siteye katıl'' sekmesine tıklamanız yeterlidir. Mobil uygulamada sayfanın en altında yazan web sürümüne geçmeyi unutmayanız.)

 2- Bu yazıya katıldığınızı belirten 14 Temmuz 2016 saat 20.00'a kadar bir yorum bırakmanız.Sağlıcakla kalın... 

 Not: Kendilerine www.kalemlik.com linkinden ulaşabilir, genişlemeye devam eden ürün yelpazesine bir göz atabilirsiniz.

Sevgiler
Historian


3 Ekim 2015 Cumartesi

Yeni Kırtasiye Keşifleri ve Mini Çekiliş

Yeni Kırtasiye Keşifleri ve Mini Çekiliş



Herkese merhaba, bugün herhangi bir kalemden, defterden veya kitaptan bahsetmek yerine bir kırtasiyeden bahsetmek istiyorum. Blogu başından beridir okuyanlar veya ilk yazılara göz atanlar hatırlayacaklardır ki, daha önce de Ankara'daki bir kırtasiye hakkında yazı yazmıştım ve çoğumuz ortak dertlerimizi dile getirmiştik. O yazıda başrole müşteri ilişkileri başta olmak üzere birçok yönde zayıf olan bir kırtasiyeyi alsam da temelinde ülkemizdeki kırtasiyecilik anlayışına karşı getirilen olumsuz bir eleştiri var idi. (Okumak isteyenler "buradan" ulaşabilirler. ) Elbette ki orada işlerini severek ve ilgi ile yapan çoğu kırtasiyeyi de sözlerimin kapsamının dışında tutmuştum. Işte bu sefer de o işlerini severek ve ilgi ile yapan İstanbul'daki kırtasiyelerin birinden bahsediyorum: "HS Kırtasiye".  

Kırtasiye diyince ürün kapsamı olarak çok geniş bir yelpaze var ve bu yelpazenin çoğunu tek bir bünyede barındırmak hem büyük maddi yatırımları hem de geniş bir alanı gerektiriyor. Böyle geniş ürün yelpazesine sahip olan yerler büyük şehirlerde daha çok olmak kaydıyla ülkemizde de var elbet ama bu sektörde yatırım büyüdükçe müşteriye verilen önemin azalması da sadece benim gözlemliyor olduğum bir durum değildir sanırım?



Gün geçtikçe kendini daha da iyileştirme yollarını arayan ve devamlı farklı marka ve ürünleri bünyesine ekleyen HS Kırtasiye'nin mantalite farkını bu alanda yarattığını düşünüyorum. Kırtasiye çok geniş ve büyük olmasına karşın müşteri memnuniyetinin önemi konusunda verilen ödün söz konusu değil,  alışveriş yaparken her ürünü deneyebilme kolaylığı benim çok hoşuma gitti, çünkü bir dolma kalem kullanıcısı olarak yeni bir defter gördüğümde onun mürekkeple nasıl uyum sağlayacağını sadece alıp kullanınca görebiliyor olmanın dezavantajinı çok yaşadım. Bu her kirtasiyede olmasını temenni ettiğim bir durum idi bu yüzden kullanıcı odaklı fikir yapılarını takdir etmemek elde değil. 



Kırtasiyenin sahibi ile de sohbet edince , bu isime sahip olarak kırtasiyenin daha yeni açıldığını fakat ailenin onlarca yıldır bu meslekle uğraşıyor olduğunu öğrendim ve  bir çok dolma kalem ile mürrekep çeşidinin yakında gelecek olduğunu duyunca daha da bir sevindim buradan özellikle İstanbul'da yaşayan dolma kalemseverlere bildirmiş olayım Bahçeşehir-Ispartakule'ye yolunuz düşerse bir uğrayın. Umarım sanal ortamda da satış siteleri biran önce  açılır da bizler gibi İstanbul'da oturmayan ve iyi kırtasiyeci ile iyi kirtasiyeyi arayanlar için faydalı olurlar. Kendilerinden bu yazı için izin almadım fakat ülkemizde  genelde olumsuzu yapıldığı için eleştiri diyince akla direkt negatiflilik geliyor bana kalırsa iyi yapılan bir iş de olumlu eleştiri ile dile getirilmeyi hak ediyor... 



Bu kadar bahsetmişken alışveriş yapıp sizlerle paylaşmamak olmazdı tabi ki, kendilerinin instagram hesabinda da (instagram hesapları için;HS Kırtasiye) sıklıkla dikkatimi çeken yeni bir üründü Stabilo boyama kitabı o yüzden kendime alırken fazladan alıp bir kişiye de hediye etmek istedim yanında da boyama kalemlerini koyunca ufak bir set haline geldi. 

*İsteyenler blogumu takibe alıp (Anasayfada izleyiciler kısmından "Bu siteye katıl" butonuna tıklayarak yapabilirler) bu yazının altına katıldıklarına dair yorum yapabilirler. Çekilişe katılım için bu ikisi zorunludur

*Artı olarak instagram hesabımı takip edenler bir çekiliş hakkı daha kazanacaklardır. İnstagram hesabim : " historian__ "

*Son Katılım; 7 EKİM Çarşamba saat; 20.00'dir.

****EDİT:
SONUÇ; Çekilişin kazananı BlahBlah olmuştur.Bana kargo bilgilerinizi iletir misiniz?


Herkese mutlu bir hafta dilerim.

Sevgiler
Historian

16 Temmuz 2015 Perşembe

TATİLDE OKUNABİLECEK KİTAPLAR

TATİLDE OKUNABİLECEK KİTAPLAR



Bir bayram daha geldi çattı. Günümüzde o kadar yoğun ve hızlı akan bir hayat var ki en ufak nefes alma fırsatını değerlendirmek için, can atıyor ve kendimize böylece zaman ayırabiliyoruz. Ben bu fırsata geçen haftalardan itibaren ulaştığımda  direkt kitaplara sarılıp bir solukta üç kitabı okudum; bu yüzden, benim gibi kitapları özleyenler için tatil okumalarında  fikir olur diye neler okuduğumdan bahsetmek istiyorum...  

Okumuş olduğum kitapların yazarları; John  Steinbeck, Victor Hugo ve Ernest Hemingway yani edebiyatla arasinda belli bir mesafe olan insanların da yüksek ihtimalle duymuş olduğu yazarlar... 

Steinbeck ve Hemingway Amerikalı aynı zamanda ikisi de Nobel ödüllü  ve yine ikisi dil olarak çok sade, neredeyse benzetme dahi yapmayan düz anlatıma sahip yazarlar bu fakat genel olarak hikayelerinin sonlarında vurucular, beklenmeyen gelişmelerle insanı şaşırtıyorlar. Özellikle, okumuş olduğum "Uzun Vadi" isimli, öykülerin derlemesi olan kitapta  ters köşe sonlar dikkat çekici idi.

Hemingway'in diğer eserlerini açıkçası okumadim, bugüne kadar niye okumadım onu da bilmiyorum ama  o da çok sade olmakla birlikte , insanı oldukça fazla etkileyen kurguya sahip. "Yaşlı Adam ve Deniz" kitabında; 84 gündür denizde balık tutamayan yaşlı bir balıkçının sonraki günlerde denizdeki mücadelesini anlatıyor. 

Diğer bir kitaba gelecek olursak, Victor Hugo diyince akla ilk gelen elbette "Sefiller" ,  "Bir İdam Mahkumunun Son Günü" isimli, az bilinen eserin dili ise, Amerikalı yazarlardan daha edebi  olmakla birlikte yine abartılı bir anlatım yok genel olarak benzetmelere başvurulmuş bir anlatım var , konusu itibarı ile de oldukça etkileyici olması bekleniyor zaten , bazı noktalarından ders çıkarılabilecek güzel bir eser aynı zamanda tarihi olarak da ufak bilgilere sahip. Bu üç kitap arasında sıralama yaparsam Hugo, Hemingway, Steinbeck olarak tercihlerimi belirtebilirim. 

Herkese iyi okumalar ve iyi tatiller.

Sevgiler
Historian