27 Kasım 2020 Cuma

AMPUL






     Edison bir dinleme gezisi sırasında metal fabrikatörü ve Amerika dinamo makinesinin imalatçısı Willam Wallaceın yaptığı yeni elektrik lambasını gözden geçirmeye davet edildi. Tahta çerçeveyle, hareket eden iki koldan ibaret basit cihazın karşısına grafit plaka iliştirilmişti. Her iki kolu birleştiren grafit plaka elektrik akımı verildiğinde mavi ışık yayıyor gibi görünüyordu. Gözleri kamaştıran bu alev, grafit plakaları çabucak eritiyordu.

            Edison bu sahneyi konuşmadan seyrediyordu. Elektrik ışığı! Cidden büyük fikirdi bu! İnsanlık öteden beri geceyi gündüze çevirmeye uğraşmış; bunun için mum, yağ ve nihayet 19.yüzyılın başından beri hava gazı kullanmıştı. Bilim insanlığa elektriği hediye etmişti. Elektriğin ideal bir enerji kaynağı olduğu meydandaydı. Fakat Wallece’in metodu Edison’a doğru bir yol gibi görünmüyordu. Yanındakilere döndü ve “Zannedersem ben daha iyisini yaparım” dedi.

Thomas Edison


 Edison'un 40-50 iş arkadaşıyla işe koyulma tarzı, bilim araştırmaları tarihinde eşsizdir. Ara vermeden çalışıyorlardı. Atölyede yapılan ufak cam ampullerin içerisindeki hava, elektrik akımının kızgın hale getireceği maddenin yanmasına engel olmak için boşaltıyordu. Fakat esas mesele bu maddenin ne olacağı konusundaydı. Kimi maddeler çok az dayanabiliyor, kimileri çok pahalıya mal oluyordu. Halbuki Edison öylesine ucuz bir lamba yapmak istiyordu ki, herkes alıp evine takabilsin. Kömürleştirme işleminden geçmiş mukavva, hindistan cevizi kabuğu, mantar, hatta laboratuarı gezmeye gelen bir misafirin kızıl sakalından bir iki tel bile denendi.


Durmadan çalışmak yüzünden Edisonun gözleri yanıyor, dayanılmaz sancılar veriyordu. Ama o bunları kimseye söylemiyor, sadece hatıra defterine kaydediyordu.

Peşpeşe deneylerin sürdüğü bir gün asistanı "Artık bu işten vazgeçsek!" deyiverdi. Edison "Niçin?" diye sordu. Asistanı; "Çünkü şu ana kadar iki bin deney yaptık ve hiçbir sonuç alamadık!" dedi. 
 Edison hemen itiraz etti: "Bu doğru değil...Evet, amacımıza ulaşamadık ama hiçbir netice elde edemediğimiz doğru değildir.Çünkü aradığımız şeyin; yaptığımız şeyin yaptığımız bu iki bin deney içinde bulunmadığını öğrenmiş bulunuyoruz"



 1879 Kasımında Edison bir gece yazı masasının başına oturmuş, sönük bir puroyu emerek ne yapacağını düşünüyordu. Dalgın dalgın ceketinin düğmelerinden birini çevirirken düğme koptu. Üstünden bir iplik parçası sarkıyordu. Birden yerinden fırladı, laboratuara geçti ve teknisyenlerine iplik parçasını gösterdi.  Böylesini acaba ceyran nakledici olarak kullandık mı hiç?  Demek kullanmadık! Öyleyse gidin bir yumak ip alın, ufak parçalar halinde kesin, kömürleştirin ve lambalarınızı takın.

     Asistanları sonuç ummamakla beraber hemen dediğini yaptılar. Edison
un bu fikri, bu sahadaki çalışmalarından vazgeçmeden önce başvurulacak son çare olarak görülüyordu.

    Kömürleştirilen iplikler her seferinde kırılmasına rağmen bu hassas ipliklerden biri kırılmadan lambaların birine takılabildi. Lambanın havası hemen boşaltıldı. Lambaya elektrik verildiğinde iplik kızdı ve tatlı sarı bir ışık meydana geldi. Edison ve arkadaşlarının ışığı meydana geldi. Edison ve arkadaşları ışığa büyülenmiş gibi bakıyorlar. Acaba ne kadar sürecekti? Ampul saatlerce sönmedi. Süren çalışmalar sonunda elektrik santrali yapmak, 900 binada elektrik şebekesi kurmak, binlerce sayaç yerleştirmek, duylarıyla beraber 14.000 ampul yapmak gerekti.

     4 Eylül 1882
de meşhur mucidin bir işareti üzerine akım verildiği zaman, bütün mahallenin yüzlerce binasında, binlerce elektrik ampulü yandı ve etrafa parlak, tatlı ışıklar saçılmaya başladı.


 Edison devrinin en büyük meraklısı ilan edildi. Herkes sadece lambaları değil,onu da görebilmek için akın etti. Edisonu tanımayan kimse kalmadı.


    Thomas Edison'un icadının çalışma şeklini sergilemek üzere geliştirdiği ilk ampulu, Menlo Park, New Jersey'deki ilk endüstriyel araştırma laboratuarındadır. Menlo park labaratuarı sürekli olarak teknolojik keşifler, geliştirmeler ve iyileştirmeler yapmak gibi özel bir amaç için kurulmuş ilk kurumdu.


     Edison birçok icadını resmi olarak bu laboratuarda üretmiş, birçok çalışanı onun direktifleri doğrultusunda bu icatların araştırma ve geliştirmesinde görev almıştır.

      Elektrik mühendisi William Joseph Hammer, 1879 Aralık'ında Edison'un laboratuar asistanı olarak görevine başlamıştır. Telefon, fonograf, elektrikli tren, demir madeni ayıracı, elektrikli aydınlatma ve diğer birçok icatta büyük katkılarda bulunmuştur. Hammer'ı özel kılansa elektrik ampulünün icadındaki ve bu aletin geliştirme ve testleri sırasındaki çalışmalarıdır.



     Hummer 1880'de Edison'un lamba çalışmalarının şef mühendisi olmuş, bu mevkiideki ilk yılında Francis Robbins Upton'ın genel müdürlüğünü yaptığı fabrika 50.000 ampul üretmiştir. Edison'a göre Hammer elektrik ampulünün bir öncüsüdür.

Lorem ipsum is simply dummy text of the printing and typesetting industry.

Comments


EmoticonEmoticon