Ortaçağ, Yeniçağ ve Yakınçağ ... Üç çağa damgasını vurmuş, üç kıtaya yayılmış, dünyanın görmediği haşmet ve azameti yakalamış en büyük Türk imparatorluğu ... Ancak dünya devletleri içerisinde anlaşılması bakımından Os manlı kadar talihsiz bir devlet yeryüzünde var mıdır bilemiyorum. Osmanlı Devleti'nin ise bu konuda görülmemiş derecede nasipdar olduğunu gayet iyi biliyorum. Yaklaşık yirmi beş yıldır da bunu bizatihi gerek derslerimde gerekse her yıl katıldığım panel ve top lantılarda yaşıyorum. Günümüzün meşhur tarihçilerinden Halil İnalcık bu durumu şu ifadeleriyle ortaya koyuyor: Bir milletin veya devletin tarihi yazılırken dünya kamuoyunda yerleşmiş belli bir imaj, dostluk ve düşmanlık, siyasi ideolojiler, yeni kültür yönelişleri gerçeği saptırır, abartır veya karalar. Bu kaçınılmaz bir alın yazısıdır. Osmanlı tarihi, bu bakımdan en çok saptırılmış, tek yanlı yorumlanmış tarihtir. Oysa onu tanımak için yerli-yabancı herkesin hayranlıkla gez diği, incelediği abidevi eserlerini görmek yeterli. Onu tanımak için yerli-yabancı objektif tarih araştırmacılarının eserlerine bir göz atmak kafi. Onu tanımak için mehterini dinlemek, fermanındaki ihtişamı hissetmek, camilerindeki kuş evlerinin manasını anlamak, kadı sicillerindeki adil hükümleri takip etmek yeterli. Onu tanımak için cihana hükmeden padişahlarının yaşadıkları, adeta bir gölgelik, bir tekke gibi mütevazı ancak manevi ve uhrevi havasıyla vakur ve ihtişamlı Topkapı Sarayı'nı gezmek kafi. Allah için tevazu edeni, Allahu Teala yüceltir sözünün sırrına ne kadar uygun. Onu tanımak için 30-400 yıl arası idarelerinde yaşamış ve bugün kırktan fazla ülkeye bölünmüş devletlerin üniversitelerindeki tarih bölümü üyelerine sormak yeterli. Dillerini, dinlerini, kültürlerini," (Ahmet Şimşirgil – Kayı I)
Tarih, bayramcigerli.blogspot.com,
Bayram Cigerli,Tarih Notları, Osmanlılar,Tarih Konu Anlatım,Ahmet Şimşirgil,Kayılar,