Onlar bu son hareketleriyle yaşamlarına Son veriyorlar, kendilerini okyanusundalgalarına bırakırken, çaresizlikten ölüme teslim oluyorlardı. Bu olaya yalnızca o değil, o bölgede ki balıkçılarda yıllardır tanık olmuşlardı. Kuş bilimcileri ise, yaptıkları araştırmalarda göçmen kuşların farklı yönlerdengelerek okyanusta bu noktada birleştiklerini keşfediyorlar, fakat onların,birbirleri peşi sıra kendilerini ölümün kucağına atmalarının nedenini bir türlüçözemiyorlardı.
Gerçek, geçtiğimiz yüzyılın ortalarında anlaşıldı. Bu trajik olayın Yaşandığı yerdebir zamanlar bir ada vardı. Göçmen kuşların göç yolu üzerinde bulunan bu ada, birdeprem sonunda, okyanusa gömülmüştü. İnsanların yok olduğunun bile ayırdına varamadıkları ada, göç yollarının ortasındakuşlar için vazgeçilmez "dinlenme" durağıydı.
Kuşlar binlerce yıllık kalıtımsal alışkanlıklarıyla adanın yerini bilmekteydiler veyıpratıcı, uzun yolculuklarının ortasında, biraz dinlenebilmek ve toparlanabilmekiçin, yine binlerce yıllık kalıtımsal güdüleriyle, okyanusun ortasındaki adayageliyorlardı ama... Olması gereken yerde adayı bulamayınca, yorgunluktan bitkin bedenlerini çığlıkçığlığa okyanusun sularına bırakmak zorunda kalıyorlardı.