Sultan II. Mahmut’un Tahta Çıkmasını Sağlayan Kahraman Cevri Kalfa
IV. Mustafa saltanatında Nizam-ı Cedit’e son verilmesi ardından kaos sürerken 1806’da başlayan Osmanlı-Rus Harbi de devam ediyordu. Reformcuların iş başından uzaklaştırılmalarıyla ilgili haberler orduya ulaştığında, cephede ayaklanma başladı. Orduda yenilik taraftarı olarak bilinenler ancak kaçarak canlarını kurtardılar. III. Selim reformlarının destekçileri Rusçuk Âyânı Alemdar Mustafa Paşa’nın şahsında, yeni ve güçlü bir lider bulmayı başarmışlardı. Rumeli’nin güçlü âyanlarından olan Alemdar Mustafa Paşa, yanına sığınan reformcuların da telkiniyle gelmeyi başardığı İstanbul’da kontrolü ele almıştı.
III. Selim’i tekrar tahta çıkarmak niyeti taşıyan Alemdar Mustafa Paşa, 28 Temmuz 1808’de İstanbul’a getirdiği yeni kuvvetlerle Saraya ani bir baskın yaptı. Ancak içerdekiler Babüssade Kapısı’nı kilitlediler.
Tam bu aşamadan sonra, Topkapı Sarayı’nda tarihte eşine ender tesadüf edilebilecek, zamanla yarışılan ve sonu trajik biten bir taht mücadelesi yaşandı. Alemdar Saray kapsını zorladığı esnada Sultan IV. Mustafa’nın çevresindekiler, III. Selim ve II. Mahmut’un öldürülmesi hâlinde tahtın tek varisi kalacağı seçeneğine ikna ettiler. Alemdar ve askerleri büyük gürültüler ve naralar eşliğinde kapıyı kırmağa çalışırken, IV. Mustafa’nın emriyle suikastçiler hareme girerek III. Selim’i acımasızca öldürdüler. Daha sonra, şehzade II. Mahmut’un bulunduğu odaya geldiler. Ancak burada Cevri Kalfa adlı bir cariyenin canı pahasına bunları mangal külleri ile oyalaması Şehzade Mahmut’a zaman kazandırdı ve Sarayın çatısına çıkmasını sağladı. Bu arada kapıları kırarak hareme giren Alemdar Mustafa Paşa III. Selim’in cesediyle karşılaştı. Bu durum karşısında Alemdar ve Nizam-ı cedit taraftarları için elde tek seçenek Şehzade Mahmut kalmıştı. Şehzade bulunduğu yerden indirilereki acilen ve teamüllere uyulmadan bir biat merasimi yapıldı. Böylelikle IV. Mustafa tahtan indirilerek, yerine Şehzade Mahmut Padişah ilan edildi. Sultan II. Mahmut böyle bir kaotik ortamda üstelik son anda canını kurtarmış bir hanedan mensubu olarak tahta çıkmış oldu (28 Temmuz 1808).
PROF. DR. Ali FUAT ÖRENÇ