yıldırım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yıldırım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Mart 2017 Salı

1402 Ankara Savaşı ve Nedenleri

1402 Ankara Savaşı ve Nedenleri

Ankara Savaşında Timurun Kullandığı Ordu


Ankara Savaşı (1402)

Osmanlı padişahı Sultan Yıldırım Bayezit, Anadolu’nun Türk siyasi birliğini büyük bir ölçüde kurmuş ve İstanbul’un fethine oldukça yaklaşmışken doğuda Osmanlılar için önemli bir tehlike belirdi. Bu tehlike, Türkistan’da güçlü bir devlet kurmuş olan Timur idi. Kendisini  Cengiz  Han’ın  mirasçısı olarak  gören  Timur,  bir  cihan  imparatorluğu  kurmak  istiyordu.  Bu  amaçla önce Maveraünnehir’i ele geçiren Timur 1390’da Harzem’i alarak Altın Orda Devleti ile komşu oldu. Timur 1391’dede Altın Orda Hükümdarı Toktamış Han’ı yenerek batıya doğru genişlemesine hız verdi. İran’ı topraklarına kattıktan sonra  Celayirliler  Devleti’ni  yıkarak  Bağdat’ı hâkimiyeti  altına  aldı.  Bu  zaferlerinin  ardından  Emir Timur kendisini Türklerin tek hâkimi ve hükümdarı ilan ederek bütün Türk devletlerinin kendisine tabi olmasını emretti. Toktamış Han’ın kendisiyle mücadeleye devam ettiğini görünce de 1395 yılında Altın Orda Devleti üzerine büyük bir sefere çıktı. Timur, bu seferinin sonunda Azerbaycan ve Kafkaslardaki Altın Orda topraklarını hâkimiyeti altına aldı.

Altın  Orda  Devleti, Timur karşısında uğradığı yenilginin etkisiyle    karışıklıklar  içine  düşerek  1502  yılında  tamamen yıkıldı. Bu devletin yıkılmasından sonra Karadeniz’in kuzeyindeki topraklarda  Kırım,  Kazan,  Kasım,  Ejderhan,  Küçüm  ve  Nogay hanlıkları gibi küçük devletler kuruldu. Altın Orda Devleti’nin parçalanması en  çok  kuzeydeki  Moskova  Knezliği’nin  işine  yaradı. Gelecekte  Rus  Çarlığı’na  dönüşecek olan Moskova  Knezliği, Karadeniz’e  ve  Orta  Asya’ya  doğru  ilerlemesini  engelleyen  bu devletin ortadan kalkmasıyla güçlenme sürecine girdi.

Timur,  Altın  Orda  Devleti’nden  sonra  Hindistan’daki  Türk  Sultanlığı’nın  başında  bulunan  Tuğluk  hanedanını da  yenilgiye  uğrattı. Bu hareketiyle Hindistan’daki  Türklerin  egemenliğini  zayıflatarak bölgede bulunan  küçük  devletlerin  güçlenmesine neden oldu.

Timur, Osmanlıların doğuya doğru  genişlemesinden rahatsız oluyor ve Çin üzerine yapmayı planladığı sefere  çıkmadan önce Yıldırım Bayezit’e hâkimiyetini kabul ettirmek istiyordu. Bu arada topraklarını Osmanlılara bırakmak zorunda kalan Anadolu beyleri Timur’un yanına giderek onu Yıldırım Bayezit’e karşı kışkırtıyorlardı. Buna  karşılık  Timur’un önünden kaçan Celayiroğlu Sultanı Ahmet ile Karakoyunlu Hükümdarı Kara Yusuf’da Osmanlılara  sığınmıştı.  Timur,  Yıldırım  Bayezit’e  bir mektup  yazarak  bu  iki  hükümdarı kendisine  teslim  etmesini  istedi. İsteği  reddedilince  de  Osmanlı topraklarına girerek Sivas’ı ele geçirdi. Bunun üzerine Yıldırım Bayezit doğuya ilerleyerek Timur’un hakimiyeti altındaki Erzincan ve Kemah’ı aldı. İki taraf arasındaki gerilimi arttıran bu olayların ardından Timur, Yıldırım Bayezit’e gönderdiği elçiyle ondan;

• Erzincan ve Kemah ile birlikte Anadolu beyliklerinden aldığı yerleri eski sahiplerine geri vermesini

• Kara Yusuf ve Ahmet Celayir’i kendisine teslim etmesini,

• Şehzadelerinden birini rehin olarak kendisine yollamasını ve

• Gönderdiği hâkimiyet sembollerini kabul ederek üstünlüğünü tanımasını istedi.

Yıldırım Bayezit, Timur’un bu taleplerini sert bir şekilde geri çevirdi. Böylece  iki  taraf  arasında  kaçınılmaz  hâle  gelen  savaş 28  Temmuz 1402 tarihinde Ankara yakınlarındaki Çubuk Ovası’nda yapıldı.

Zırhlı süvariler ve fillerle güçlendirilmiş olan Timur’un ordusu asker sayısı bakımından da üstündü. Buna bir de Bayezit’in ordusunda  bulunan  Kara  Tatarlar  ile  eski  Anadolu  beyliklerinden  gelen askerlerin  karşı tarafa  geçmesi  eklenince  Osmanlı ordusu  büyük ölçüde  dağıldı. Sultan Yıldırım  Bayezit  ise  cenk meydanını terk  etmeyerek yanında  kalan  az  sayıdaki  kuvvetiyle  birlikte  savaşmayı sürdürdüyse de Timur’un askerlerine esir düşmekten kurtulamadı.

Timur’un  yanında  bir  süre  tutsak  hayatı yaşayan  Yıldırım  Bayezit, düştüğü  bu  onur  kırıcı durumun  etkisiyle  hastalanarak  1403  yılında Akşehir’de öldü.

Osmanlı padişahı Sultan Yıldırım Bayezid Han’ın ruhu şad olsun.