Elinizde tuttuğunuz, gerçeğin ışığıyla, Batı'nın öne sürdüğü savları çürüten bir kitap, bir Fransız Avukatının 1915 Ermeni olaylarıyla ilgili nesnel ve başarılı savunması olmanın ötesinde, Türkiye'yi asılsız savlarla suçlayanlar için hazırlanmış bir iddianemedir. Avukat George de Maleville, Ermeni soykırımı savını belgelerle çürütmekle de kalmıyor, Fransa'nın diktiği "Kin Anıtı"nın" ... Bayağı bir düşüncenin ürünü" olduğunu vurgulayarak tarihe not düşüyor.
Maleville konuyu her aşamada belgelere dayanarak inceliyor. Bilgi ve belge için İstanbul'a geldiği ianlıyoruz. "İstanbul'a giderek tüm kentte oturan Ermeni toplumu ziyaret ettik ve yüzlerindeki ifadeyi inceledik. Hiçbir yerde, Türkler'le sürekli olarak birlikte yaşayan Ermenilerde hiçbir korku duygusuna rastlamadık. Pazar yerlerinde, limanda bulunan lokantada, iki toplum arasındaki bağlılık tamdır ve burada Paris'ten göç etmiş toplumlar arasındakinden çok daha içtenlikli bir sempatiyle sürmektedir. (Arka Kapak)
Türk Aleminin tarihçisi olarak, hiç kuşkusuz ki tarafgirliğimden kuşkulanır ve ben tarihçi olarak, bundan kuşku duymamaya çalışıyor, bundan bağışık olmadığımı belirtmeye cesaret edemiyorum. Ne olursa olsun, tarafgirliğin Türkiye'nin düşmanlarında eksik olmadığını bilecek kadar iyi bir mevkiideyim. Bu yüzden, burada duygulanmı gizteyeceğim. Hiç bir konuda, kendimi ne yargıç, ne de jüri üyesi olarak görmüyorum. Ancak, üstad Maleville'in tutumunun, özgür bir insanın, moda ve akımlara aldırmadan, söylemek istediği şeyi açık bir biçimde ve yü reklilikle söyleyen bir kişinin tutumu olduğunu kuşkusuz söyleyebilirim ve onun düşündüğü şeyin, vicdani hakkı için, gerçek olduğuna inanırdım. Herkesin görüşünü açıklayabilmesi demokratik ülkelerin bir onurudur. İnsanlığın bu onurunu herkes gerçekleştirebilir. Tanrı bile kullarına kendisine hayır deme hakkını vermemiş midir?
Önsözden
Jean " Paul ROUX
CNRS'da Araştırma Müdürü