29 Ekim 2021 Cuma
29 Nisan 2017 Cumartesi
Şehzade Burhanettin Efendi Kimdir? (II. Abdülhamid'in Oğlu)
İlk evliliğini 1909 yılında Aliye Melek Nazlıyar Hanımefendi ile yapmıştır. Bu evlilikten 26 Kasım 1911'de Şehzade Mehmed Fahreddin Efendi ve 18 Ağustos 1912 yılında Şehzade Ertuğrul Osman adında 2 oğlu olmuştur. Şehzade Ertuğrul Osman Osmanoğlu efendi 2009 senesinde New York'ta vefat etmiştir.
Arnavutluk devleti 29 Temmuz 1913'de bağımsızlığını ilan edince Arnavutluk tahtı Şehzade Burhanettin Efendi'ye teklif edildi ancak şehzade bu teklifi kabul etmedi. 1921 yılında Iraklı generaller tarafından Irak tahtına davet edildi fakat İngilizler buna karşı çıktı. Şehzade Mehmet Burhanettin Efendi 5 Haziran 1949'da vefat etti. Cenazesi İstanbul'a gemi ile getirilmeye çalışıldı ancak Türkiye Cumhuriyeti dönemin hükumeti cenazeyi kabul etmedi ve gemiyi Türkiye kıyısına yanaştırmadı. Şehzadenin cenazesi Şam'a götürüldü ve oraya defnedildi.
Payitaht Abdülhamid dizisinde Şehzade Burhanettin Efendi |
11 Nisan 2017 Salı
Ertuğrul Gazi'nin Oğlu Savcı Bey Kimdir?
Domaniç Savaşı
Ertuğrul Bey'in idaresindeki Kayıhanlılar 13. yüzyılın ikinci çeyreğinde Söğüt ve Domaniç civarına yerleşmişlerdi. Bundan rahatsız olan Bizans İmparatorluğu bölge tekfurlarına Kayıhanlılar'ı oradan kaldırmak, Domaniç ve Söğüt'ü geri almak için emir verdi. Bizans orduları İnegöl'den hareket geçti. Domaniç dağını aştı ve Çarşamba yaylasındaki Kayıhanlılar'a saldırdı.
Bizans orduları ve Kayılar Domaniç İkizce'de karşı karşıya geldi. Savaşın sonunda Birleşik Bizans ordusu bozguna uğratıldı. Ancak Ertuğrul Beyi oğlu Saru Batu Savcı Bey şehit düştü. Düşman tarafındansa Karacahisar tekfurunun kardeşi ve ordu komutanı olan Kalanoz ve pek çok önemli kimseler öldürüldü sağ kalanlar ise kaçtı.
Domaniç İkizce Şehitliği
Saru Batu Savcı Bey'in mezarı İkizce mevkiindeki çam koruluk içindedir. Saru Batu Savcı Bey'in şehadetini anmak için ''Dede Günü'' olarak adlandırılan bir tören organize ediliyordu. 1999 senesine kadar bu organizeyi gönüllü insanlar üstlendi. 1999 yılından sonra muhtar, ihtiyar heyeti ve sivil toplum kuruluşları bu törenleri organize ederek daha da geniş kapsamlı ve düzenli bir şölen haline getirmişlerdir.
Bu etkinlik her yıl Ağustos'un son pazarında Domaniç ilçesinin Karaköy köyünde geleneksel olarak Saru Batu Savcı Bey'i anma törenleri düzenlemektedir. Savcı Bey'in şehadetinin üzerinden 730 yıl geçti.
Kimdir?, Savcı Bey, Kayı Boyu,. Saru Batu Savcı Bey'in şehadetini anmak için ''Dede Günü'' olarak adlandırılan bir tören organize ediliyordu.Saru Batu Savcı Bey şehit düştü. kimdir? ertuğrul gazi oğlu savcı bey dündar bey gündüz bey osman bey
7 Nisan 2017 Cuma
Tahsin Paşa Kimdir?
Tahsin Paşa’nın babası Mesut Efendi’dir. Rüştiye’deki eğitimini bitirdikten sonra 11 Haziran 1870 yılında 13 yaşındayken Sadaret Mektubi Kalemi’ne girdi. Gençliğinde Bâbıâli kalemlerinde çalıştı ve buralarda kendini yetiştirdi. 7 Temmuz 1888 tarihinde mevkisinde terfi ederek Bahriye Nezareti Mektupçuluğu görevine atandı. Tahsin Paşa yeteneği, liyakatı ve dürüstlüğü nedeniyle Sultan Abdülhamid Han tarafından 26 Kasım 1894 yılında Süreyya Paşa’nın vefat etmesiyle boşalan Mabeyn Başkatipliği’ne tayin edildi kendisine vezirlik rütbesi verildi. Bu vazifesini II. Meşrutiyet ilan edilene kadar devam ettirdi. Mahmut Paşa II. Meşrutiyetin ilanının ardından kötü bir hayat sürdü ve ittihatçılar tarafından Serasker Mehmet Rıza Paşa, Zeki Paşa, Ratıp Paşa ve Reşit Paşa ile birlikte Sakız Adası’na sürgün edildi.
Birkaç yıl sonra affedildi ve sürgünden döndü. Bir süre devlette görev alamadı. Cumhuriyetin ilanının ardından Tekel Tütün Deposu’nda katiplik vazifesinde bulundu. 1930 senesinde İstanbul’da vefat etti.
Mahmut Paşa’nın Yıldız Hatıraları adlı bir kitabı vardır.
Payitaht Abdülhamid dizisinde Tahsin Paşa |
1 Nisan 2017 Cumartesi
Dündar Bey Kimdir?
Aşiretin yaşlı ve sözü geçen beyleri Dündar Beyi desteklerken obanın yiğit genç alpleri ve beyleri Osman Gazi'yi desteklemekteydi. Bu çatışmalar neticesinde amca oğulun arası açılmış Bizans'a karşı yapılan akınlarda fikir ayrılığına düşülmüştü. Selçuklu Sultanı III. Alaeddin Keykubad, Osman Gazi'ye Bizans'a karşı yapılan akınları durdurmasını buyurmuş Osman Gazi ise Bizans'ın zayıfladığı için daha da çok üstüne gidilmesini istiyordu. Bu konuda obanın bütün gazileri Osman Gazi'yi desteklesede Dündar Bey bu seferlere karşı çıkıyordu. Bu karşı düşüncelerin oba kuvvetleri arasında ayrışmaya ve anlaşmazlığa döneceğini anlayan Osman Gazi bir toplantı sırasında sinirlenerek amcası Dündar Bey'i bir ok atımı ile öldürmüştür.
Ancak bu rivayeti bir çok Osmanlı tarihçisi kabul etmez.
Diriliş Ertuğrul dizisinde Dündar Bey |
19 Mart 2017 Pazar
Damat Mahmut Celalettin Paşa Kimdir?
1853 senesinde İstanbul’da doğdu. Babası Osmanlı İmparatorluğunda dört defa kaptan-ı deryalık yaptı. Annesi babasının ikinci eşi İsmet Hanımdır. Babasını küçük yaşlarda iken kaybetti. Özel eğitim görerek yetiştikten sonra türlü devlet memurluklarında görev yaptı. Paris konsolosluğunda 2 yıl görev yaparak Fransızca dilini geliştirdi.
İlk evliliğini İffet Hanım’la yaptı ve bu evlilikten Ali Bidar, Fuat ve Rıfat isminde üç çocuk sahibi oldu. 28 Aralık 1876’da Sultan II. Abdülhamid’in padişahlığı sırasında Osmanlı padişahı Sultan Abdülmecit’in kızı Seniha Sultan ile evlendirilerek Osmanlı Hanedanı’na damat oldu. Bu evliliğinden oğlu Prens Sabahattin ve Lütfullah Bey dünyaya geldi.
Adliye Nazırlığı
Sultan Abdülaziz’in devrilip yerine Sultan II. Abdülhamid’in geçmesinden sonra sultanın en yakınları arasında yer aldı. 30 Mart 1877 yılında vezirlik rütbesi aldı. 18 Nisan 1878’de ise Adliye Nazırı olarak Mehmet Sadık Paşanın kabinesinde görev yaptı.
Damat Mahmut Paşa, nazırlığı esnasında Adliye Nezaretinde yeni düzenlemelerde bulundu. Padişahın cülusu sebebiyle çıkarılan genel affın kapsamlarını genişleterek cinayet suçundan müebbet hapse mahkum olanların bile cezasını geçici süreyle kürek cezasına çevrilmesini ve cezalarının üçte birini tamamlayanların ise tahliye edilmesini sağladı. Nezarette oluşan memur açığını kapadı. Yeni muhakeme usul kanunu onun nazırlığı sırasında düzenlendi fakat uygulamaya konulmadı.
Görevinden Alınması
Sultan Abdülhamit’i tahtından indirmek üzere örgütlenmiş olan Skelyeri-Aziz Bey komitesiyle ilişkisi olduğu nedeniyle birkaç ay sonra adliye nazırlığı vazifesinden alındı. Daha sonra bu komite ile bağlantısı olmadığı anlaşılınca kendisine Evkaf Nazırlığı ve Şura-yı Devlet üyesi olması teklif edildi, fakat bu görevleri kabul etmedi.
Mahmut Paşa resmi bir görevde bulunmadığı bu dönemde konağını bir şiir encümeni haline getirdi. Âsaf mahlası ile şiirler yazan paşa, zamanının büyük bir bölümünü oğullarının eğitimine ayırdı. Devrin ileri gelen isimlerini oğulları için öğretmen olarak görevlendirdi. Bir yandan da siyasetin nasıl gittiğini yakından takip edip padişaha aktarmak için eleştiri ve önerilerini kaleme aldı. Bağdat Demiryolu ihalesinin İngilizlerin ortaklığı olduğu bir şirkete verilmesine aracılık etmek istedi. İhalenin Almanlara verilmesi öfke ve kırgınlığını arttırdı.
Avrupa’ya Kaçışı
1899’da Sultan II. Abdülhamid’e olan muhalefetleri nedeniyle iki oğlu Lütfullah Bey ve Prens Sabahattin’le birlikte Avrupa’ya kaçtı. Marsilya’ya oradan da Paris’e gitti. II. Abdülhamid yönetimine düşmanlık besleyen Jön Türkler tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı. Bazı Jön Türklerin İstanbul hükümeti ile anlaşıp Osmanlıya dönmesinden sonra geride kalan Jön Türklerin arasında lider gibi gözükmeye başladı. 1 Ocak 1900’de Meşveret gazetesinde yayımlanan ve gazete sahibi Ahmet Rıza Bey’e hitaben yazılmış bir Fransızca mektup göndererek Jön Türkleri yüksek bir taktir hisleriyle karşıladığını bildirdi. Çeşitli gazetelerde padişah hazretlerine yazdığı mektubu yayımlattı. Mektupta Osmanlı sultanını ve çevresindekileri ağır bir dille eleştirdi.
Cenevre’de çıkan Osmanlı Gazetesi’nin durumuyla ilgilenmek için oğulları ile Cenevre’ye gitti. İshak Sükuti, ona gazetenin bütün sorumluluk ve haklarını teslim etti. Mahmut Paşa, 1 Nisan 1900 yılında Osmanlı Gazetesi’nde Sultan II. Abdülhamid Han’a hitaben yazdığı bayram tebrikinde çok ağır bir dille sarayda ki bayram merasimlerini eleştirdi. Prens Sabahattin ve Lütfullah Bey’de sert ifadeli ikinci bir mektup yayınladılar. Osmanlılar damadını yurda döndürmek için her türlü yol denedi ve sonunda paşanın mallarına el konulduğuna dair haberler duyuldu. Mahmut Paşa bunu önemsemedi.
Masraflarını üzerine aldığı Osmanlı Gazetesi’ni Londra’da çıkarmak için oğullarıyla birlikte 29 Mayıs 1900’de İngiltere’ye yol aldı ve aynı yıl 1 Temmuzdan itibaren gazetesini Londra’da yayımladı. İstanbul’a dönüşünü talep eden Osmanlılar ile arasında gittikçe sertleşen pazarlık ve yazışma gerçekleşti.
Mısıra Geçişi Ve Son Yılları
Mahmut Paşa ve oğulları İstanbul hükümetinin baskıları neticesinde Londra’dan da ayrılmak zorunda kaldı ve Mısır Hıdivi Abbas Hilmi Paşa’nın davetiyle Mısır’a gitti. Orada da Hoca Kadri Efendi’nin idaresinde olan Kanun-i Esasi Gazetesi’nin çıkarılmasına yardım etti. Asaf mahlası ile yazdığı şiirlerini toplayan Divanı’yla, Tezkire-i ulema adlı eserini Kahire’de bastırdı. İstanbul, paşayı geri getirme çabalarına devam etti. Hıdiv de Mahmut paşa ve oğullarını İstanbul’a dönmesi konusunda ikna etmeye çalıştı.
Mısır Hıdivi ile arası bozulunca Mısır’dan da ayrılarak Paris’e geri döndü. Paris havasına alışamadığı için Korfu Adası’na gitti ancak bu durum Yunan-Osmanlı ilişkilerinin gerginleşmesine neden oldu. Mahmut Paşa Korfu Adasında rahatsızlandı ve adadan da ayrıldı. Bütün Jön Türk gruplarını içine dahil eden bir kongre düzenleme uğraşı veren oğullarına destek verdi. I. Jön Türk Kongresi, 4 Şubat 1902 yılında Fransa’da gerçekleşti. Paşa bu kongrenin fahri önderi oldu.
Ölümü
Mahmut Celalettin Paşa, bazı kaynaklara göre albümin öri hastalığından, kimilerine göre ise üremiden müzdaripti. Kışı geçirmek için getirildiği Brüksel’de 17 Aralık 1903’de öldü. II. Abdülhamid Han cenazesinin İstanbul’a getirilmesini söylese de oğulları Osmanlı’da meşrutiyet rejimi ilan edilmedikçe babalarını geri vermeyeceklerin söyledi. Mahmut Paşa’nın cenazesi Fransa’da Türk kabristanına defnedildi. Cenaze merasimi Jön Türkler için mitinge dönüşmüş mezarının başında okunan ateşli muhalif konuşmalar Osmanlı Gazetesi’nde yayımlanmıştır. 1908 senesinde II. Meşrutiyet’in ilanından sonra paşanın naaşı büyük bir tören ile İstanbul’a getirildi. Eyüp’te babasının da mezarının bulunduğu aile kabristanına defnedildi.
Soldan Sağa; Sultan Abdülhamid - Mahmut Paşa - Prens Sabahattin |
14 Mart 2017 Salı
Gündüz Bey (Alp) Kimdir?
Gündüz Bey babası Ertuğrul Gazi ve Osman Gazi ile birlikte Bizans üstüne yapılan birçok akına katılmıştır. Osmanlı’nın kuruluş aşamasında gerçekleşen büyük savaşlarda büyük roller oynamıştır. Kimi kaynaklara göre Gündüz Bey kimi kaynaklara göre de kardeşi Saru Batu Savcı Bey, Domaniç muharebesinde düşmana yapılan akınlar sırasında şehit olmuştur (1287).
27 Mayıs 2013 Pazartesi
Cahit Arf Kimdir ?
Cahit Arf Kimdir ?
Tubitak bilim kolu eski başkanı ve matematikçi Cahit Arf; 1910 yılında doğmuş 1997 yılında vefat etmiştir.
Yüksek öğrenimini Fransa'da Ecole Normale Superieure'de 1932'de tamamladı. Bir süre Galatasaray Lisesi'nde matematik öğretmenliği yaptıktan sonra İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi'nde doçent adayı olarak çalıştı. Doktorasını yapmak için Almanya'ya gitti. 1938 yılında Göttingen Üniversitesi'nde doktorasını bitirdi.
Cahit Arf, cebir konusundaki çalışmalarıyla dünyaca ün kazanmıştır. Sentetik geometri problemlerinin cetvel ve pergel yardımıyla çözülebilirliği konusunda yaptığı çalışmalar, cisimlerin kuadratik formlarının sınıflandırılmasında ortaya çıkan değişmezlere ilişkin Arf değişmezi ve Arf halkaları gibi literatürde adıyla anılan çalışmaların yanı sıra "Hasse-Arf Teoremi" adı ile anılan teoremi matematik bilimine kazandırmıştır.
"Matematik de resim, müzik ve heykel gibi bir sanattır" diyerek matematiğin sanatsal yönünü vurgulamıştır.
14 Haziran 2010 Pazartesi
Mahmut Dikerdem
Mahmut Dikerdem (uzun ismi Mahmut Şerafettin Dikerdem) (d. 1916) - (ö. 3 Ekim 1993, İstanbul Türkiye) Büyükelçi, yazar.
1935 yılında Galatasaray Lisesi'ni bitiren Mahmut Dikerdem, 1938 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun oldu ve Dışişleri Bakanlığı'na girdi.1942 yılında Cenevre'de devletler hukuku doktorası yaptı. 1976 yılında Dışişleri Bakanlığı Merkez Yüksek Danışmanlığı görevindeyken emekli oldu. Akşam gazetesinde M.D. rumuzuyla haftalık dış politika yazıları yazdı. Yaprak dergisinde M.Fırtınalı adıyla edebiyat-sanat yazıları yayınladı (1948-1950). 1960'tan sonra Mehmet Bora, Mahmud Ferhad adlarıyla Yön, Öncü, Forum gazete ve dergilerinde yazdı. 1976'dan başlayarak Politika, Milliyet, Cumhuriyet gazetelerinde güncel dış sorunlara ilişkin yazıları çıktı. Barış Derneği genel başkanlığı yaptı. 12 Eylül darbesinin ardından Barış Derneği Davası'nda yargılandı. Ortadoğuda Devrim Yılları (1977) ve Üçüncü Dünyadan (1977) adlı iki yapıtı vardır.
Yaşamı
http://www.barisdernegi.org/“ | (…) İçtenlikle inanıyorum ki, beni yetiştiren ve her şeyimi ona borçlu olduğum halkıma yaşamım boyunca mütevazı bir hizmette bulunabilmişsem; bunu otuz yedi yıllık mesleki görevimden çok, üç buçuk yıllık Barış Derneği Başkanlığı'nda yerine getirebildim (…) | ” |
Mahmut Dikerdem, hariciyenin içinden çıkarttığı belki de marksist kimliği ile bilinen tek mensubu idi. 1957-1972 yılları arasında, Ürdün, İran, Gana ve Hindistan Büyükelçiliği görevlerinde bulundu. Dikerdem 1977'de "Nükleer silahların yasaklanmasını, tüm askeri ittifakların kaldırılmasını" isteyen Barış Derneği'nin kurucu başkanı oldu. Barış Derneği, Türkiye ilerici aydınlarının 1950'de kurduğu, Behice Boran'ların, Nazım Hikmet'lerin öncülüğünü yaptığı Türkiye'nin ilk örgütlü barış hareketidir. 1951'de Barış Derneği Türk askerlerinin Kore'ye gitmesine karşı çıktığı için kapatıldı. Barış Derneği'ni 1970'lerde tekrar dirilten Mahmut Dikerdem, büyükelçi olduğu zamanlarda 1974 Kıbrıs müdahalesini eleştirirken alternatif olarak "birleşik ve sosyalist bir Kıbrıs"ı savunuyordu. Sovyetler Birliği'nin ve diğer sosyalist ülkelerin 1970'lerde barış ve silahsızlanma mücadelesinin karşılığı olan Dünya Barış Konsey'i tek tek ülkelerde ulusal barış komiteleri olarak örgütleniyordu. Türkiye'deki Mahmut Dikerdem'in başkanı olduğu Barış Derneği de 1979'da Dünya Barış Konseyi'ne kabul edildi.
Mahmut Dikerdem 1982 yılında, İstanbul Sıkıyönetim Mahkemesi'nde yargıçlara şöyle sesleniyordu:
“ | Barış Derneğinin Genel Başkanı sıfatıyla Yüksek Mahkemenizden talebim şudur: Halkımızın özlemleri ve hayati çıkarları doğrultusundaki düşüncelerimizden ötürü bizi hayali suçlarla huzurunuza gönderen bu iddianameye itibar etmeyiniz. Dünyanın döndüğünü kanıtladığı için mahkum edilmek istenen bir bilim adamının, yargıçlarına "ne yapayım ki dünya dönüyor" dediği gibi, bizi de "ne yapalım ki dünya halkları barış istiyor" demeye zorlamayınız. Dünyanın döndüğü nasıl tartışılmaz bir gerçek ise, tüm dünya halklarının barış içinde yan yana yaşamak istedikleri ve topluca intihar demek olan savaşı reddettikleri de o kadar açık ve kesin bir gerçektir. |
9 Kasım 2008 Pazar
Nikola Tesla
Babası papazdı. Hiçbir zaman okuyup yazamamasına rağmen, annesi halk arasında pratik ev aletleri mucidi olarak bilinirdi. Ona göre Tesla, yaratıcı dahi olmaya adaydı. Papaz olması için babasının zorlamasına karşı çıkarak, genç Tesla, mühendislik mesleğinde ısrar etti. Annesi de onu destekledi, fizik ve matematikte bilgisini arttırırken Graz'daki Politeknik okuluna girdi ve Prag Üniversitesi'nde eğitimine devam etti. Yabancı teknik eserleri okuyabilmek için, orada, yabancı dil kursuna devam etti. Anadili olan Sırpça ve ailece bildikleri Almancaya ek olarak İngilizce, Fransızca ve İtalyancayı da öğrendi.
Prag'daki tahsilini 1880'de bitirdikten sonra, Budapeşte'de lisans üstü yaparken, profesörüyle alternatif akımın özelliklerini tartıştı. Sonra bir Paris telefon şirketinde çalışmaya başladı. Burada doğru akım motorları ve dinamolar konusunda geniş ve önemli tecrübeler edindi. Oradayken çalıştığı döner makineleri korumak için regüle edici kontrol cihazları icat etti.
1884'de genç Tesla, kafası fikirlerle dolu ve cebinde 4 sentle New York'ta gemiden ayrıldı. Tecrübesi onu doğru akım motorları ve dinamolardaki komütatörün sonsuz sorunlar yaratan, gereksiz bir karışıklık olduğuna inandırmıştı. doğru akım üretecinin bir komütatörle dış devrede tamamen aynı yöne akan dalga dizileri şeklinde alternatif akım oluşturduğunu gördü. O zaman, motorda dönme hareketini sağlayacak bir doğru akım elde etmek için, yöntem tersine çevrilmeliydi. Her elektrik motorunun endüvi'si, motora alternatif akım beslemek için döndüğü anda manyetik kutupların yönlerini değiştiren, döner komütatöre sahipti.
Sonradan tüm alternatif akım elektrik sistemlerini tasarladı. Alternatörler, elektrik enerjisinin ekonomik iletimi ve dağıtımı için gerilim yükseltici ve alçaltıcı transformatörler ve mekanik güç sağlamak için alternatif akım motorları. Dünyanın her tarafında harcanıp giden su gücünün bolluğundan esinlenip, gerekli olan yerlere enerji dağıtabilen hidroelektrik santralleriyle bu büyük gücün elde edilmesini tasarladı. Budapeşte'de "Birgün Niyagara Çağlayanını elektrik elde etmek için kullanacağım" diyerek dinleyenleri şaşırttı.
Edison tarafından cesareti kırıldı
Alternatif akım ortaya çıkıyor
Ülke çapındaki Westinghouse yatırımlarının başarısı, gelişen elektrik endüstrisinde rakip durumunu korumak için General electric, Westinghouse'dan bir lisans almak zorunda kaldı.
1890'da, uluslararası Niagara komisyonu elektrik üretmek için, Niagara çağlayanının gücünü kullanmak amacıyla çalışmaya başladı. Bilgin Lord Kelvin, komisyonun başkanlığına atandı ve derhal doğru akım sisteminin en iyi olacağına dair açıklamasını yaptı. Fakat güç, 26 mil uzaklıktaki Buffalo'ya iletilecekti. Bu durumda alternatif akımın gerekliliğini kabul etti.
Westinghouse, on tane 5000 beygirgücündeki hidroelektrik jeneratörü için ve General Electric ise iletim hattı için kontrat yaptılar. Bu sistem iletim hattı, yükseltici ve alçaltıcı transformatörler Tesla'nın 2 faz projesine uygundu. Hareket eden parçaları azaltmak için, dıştan dönen alan ve içi sabit armatürlü, büyük alternatörler planlanmıştı.
Uzaktan radyo kontrolü
Yüksek frekans öncülüğü
Dünya'nın en güçlü vericisi
Ünlü mimar Standford White, konuyla o kadar ilgilendi ki, en iyi yardımcısı W. D. Crow'u görevlendirerek proje işini ücretsiz yaptı.
Kahin gelecekten bahsediyor
Günümüzde Tesla’nın pek çok çalışması bir çok ülke tarafından araştırılıp geliştiriliyor. Bu Ar-ge çalışmalarını karşılamak için devletler karanlıkta kalan bütçelerini arttırmışlardır. Pek çok derin ve karanlık gizli projeler sivil bilim tarafından onlarca yıldır ve hatta yüzlerce yıldır araştırılıp geliştirilmektedirler. 1895’de küçük buluşlar büyük olaylara yol açardı. Nikola Tesla’nın göze batan ilk çalışması manyetik alanların döndürülmesi çalışmasıdır. Göze batan diğer bir çalışması da radyo frekansları ve elektrik enerjisinin atmosferde gönderilmesi çalışmalarıdır. Teslanın bu basit buluşu yıllar sonraki entrikalar, korkular ve felaketlerle anılan Philadelphia Deneyi ve Montauk zaman yolculuğu projelerine yol gösterecektir. Fakat bu top secret programlar bundan yıllar evvel ortaya çıkmıştı. Tesla zaman ve zaman yolculuğu üzerinde gerçeğe ulaşılabilecek çalışmalarda bulunmuştur.
Niyagara Projesi asla gerçekleşmedi. Fakat, gösterişli Long Island'ın kaderine etki yaptı. Aydınlığa çıkmayan nedenlerle, J. P Morgan düşüncesini değiştirdi ve Tesla'nın para kaynağı aniden kurudu. Başlangıçta Tesla, Morgan'ın hemen hemen bitmek üzere olan işin tamamlanmasını sağlamayacağına inanmak istemedi, ama Morgan kararlıydı. Morgan'ın çekilme nedeni asla öğrenilemedi.
Mantıksız bir saygısızlık
Kablo bağlanarak yüksek yapıyı öne çekip, dengesini bozmak için yapılan boş teşebbüslerden sonra, en sonunda temeli dinamitlenerek devrildi. O zaman bile, kule çökerken parçalanmadı. Zedelenmeksizin yana yattı ve en sonunda parça parça söküldü.
Radyo frekans alternatörü
Hemen hemen dünya kablolarının çoğunu elinde tutan İngiliz işadamlarının, bu makineye ait patentleri elde etmek üzere olduklarını görünce, A.B.D. Donanmasının acele çağrısıyla "Radio Corporation of America (RCA)" şirketi kuruldu. Yeni firmanın 1919'da kurulmasıyla, Marconi Wireless Telegraph Co. of America firmasının güçlü fakat yetersiz, Marconi kıvılcımlı vericileri, çok başarılı olan Radyo Frekans alternatörleri ile yer değiştirdiler.
Birincisi N.J. New Brunswick'te kuruldu. 200 kilo Watt'da ve 21,8 kilo Hertz frekanslı titreşim oluşturdu ve ticari işte kullanıldı. Bu ilk, sürekli, güvenilir Atlantik aşırı Radyo servisi idi. Bu alternatörler, Tesla'nın kulesinin yerine, Radyo merkezinin tüm güçlerini sağladı. Böylece Nikola Tesla'nın Dünya çapında telsiz hayali, 30 yıl sonra, icat ettiği vericinin kullanılmasıyla yeniden gerçekleştirildi.
Radar ve Türbinler
Yıllar geçtikçe, ondan, gittikçe daha az haber alınmaya başlandı. Bazen gazeteci ve biyografi yazarları onu arayıp röportaj yapmak istiyorlardı. Gittikçe garipleşti, gerçeklerden uzaklaştı, aldatıcı hayalciliğe yöneldi. Not alma alışkanlığı edinmemişti. Her zaman tüm araştırma ve deneylerine ait tüm bilgiyi aklında tutabildiğini iddia ve ispat etti. 150 yıl yaşamaya kararlı olduğunu ve 100 yaşının üstüne eriştiği zaman, araştırma ve deneyleri sırasında topladığı bütün bilgiyi etraflıca anlatarak, anılarını yazacağını söyledi. İkinci Dünya Savaşı sırasında öldüğü zaman, kasasına askeri yöneticiler el koydular ve kayıtların cinsine ait herhangi bir şey duyulmadı.
Kişilik
Tesla saplantılı biriydi, garip huyları ve fobileri vardı. İşlerini üçerli gruplar halinde yapardı, ve numarası üçe tam bölünebilen bir otel odasında kalmak konusunda ısrarcıydı. Tesla mücevherden, özellikle inci küpelerden iğrenirdi. Temizlik ve hijyen konusunda çok titizdi. Yuvarlak nesnelere ve kendisininki dışında insan saçına dokunmaktan hoşlanmazdı.
Tesla güvercinlere özel bir ilgi duyardı. Parkta beslediği güvercinler için özel yemler sipariş eder ve güvercinlerin bazılarını otel odasına getirirdi. Hayvanları severdi.
Resmi yemekler dışında her zaman yalnız başına yemek yerdi, ve hiçbir koşul altında bir bayanla tek başına yemek yemezdi.
Tesla hiç evlenmedi. Bekar ve aseksüel olmasının bilimsel yeteneklerine yardımcı olduğunu düşünüyordu.